ŞEVKET TANDOĞAN

ŞEVKET TANDOĞAN

OSMANLICA GÜZEL HAT

          Osmanlıca okuma yazmanın liselerde seçmeli, imam hatip ve benzeri okullarda zorunlu olarak ders müfredatına konması, çok önemli, hayırlı ve tarihî bir karar olacaktır. Esasen bu kritik adım, yakın tarihimiz ve kültürümüzle koparılan bağların tekrar onarılması ve özümüze dönülmesi anlamında dönüm noktası olarak kimliğimize kavuşmak, değerlerimizle buluşmaktır.

          Cumhuriyetin ilk yıllarında çağdaşlaşma ve batılılaşma bahanesiyle dayatılan, aslında Müslüman Türk Milletini köklerinden kopararak haçlı batılıların uydusu yapan özenti ve batı taklitçiliğinin başında harf inkılabı gelir ki, bu uygulama ile koca bir millet bir gecede cehalete terkedilmiş, yaşayan millî alfabesi yasaklanmış, yakılmış ve çöpe atılmıştır. Hiçbir ülkede böyle bir tarih ve kültür yıkımı olmamıştır.

          Yazımı kolay ve seri, edebî üslubu akıcı, güzel hat sanatı gelişmiş, nezaket ve zarafet dili güzelim Osmanlı Türkçesi ile her alanda yazılmış milyonlarca kitap, arşiv belgeleri, duvarları süsleyen güzel hat levhaları ve tüm dünyadaki imparatorluk eserlerine kazınmış tarihî yazıtlar göz ardı edilerek, harf inkılabı yapılırken asıl amaç; Latin harflerinin kolaylığı ve okuma yazmanın yaygınlaşması değil, yeni nesillerin dinî kitapları okuyamamasını sağlamaktı. Maalesef uzun yıllar bu amaç gerçekleşmiştir.

          Arap harfleri ile yazılan Osmanlı Türkçesi; Müslümanlıkla birlikte Kur’an yazısı olarak yaklaşık bin yıldan fazla kullanıldığı ve emek verilip benimsendiği için, millî sanat ve estetiğimize uygun, öğrenilmesi ve telaffuzu çok kolay zengin bir lisan idi. Arap harfleri olmasına rağmen millî alfabe haline gelmişti. Zaten şimdi kullandığımız harfler de bize ait değil, adı üstünde Latin alfabesidir.

          Osmanlıcada yabancı kelimelerin çokluğu zarar değil, zenginlik ve evrenselliktir. Dünyadaki bütün diller birbirine sirayet etmiştir. Bu günkü sözde arı Türkçemiz de yabancı kelimelerle doludur. Arap-Kur’an alfabesi hiç zor değildir. Bilim ve teknolojinin gelişimine de engel değildir. Nitekim dünyada en zor Japon alfabesi, Çin alfabesi bu ülkelerin gelişmesine engel olmamıştır. Osmanlı alfabesi o kadar kolaydır ki, istenirse bir ayda öğrenilebilir.

          Osmanlı Türkçesini ve alfabesini öğrenmek gençlerimize çok yararlı olacak ve ufuk açacaktır. Arap dilini öğrenmeleri de kolaylaşacaktır. Böylece bir buçuk milyar civarındaki İslam dünyasının ortak alfabesini öğrenerek dünya ile kaynaşmaları sağlanacaktır.

          Latin harfleriyle yazılan iki sayfalık yazıyı, Arap harfleriyle yaklaşık bir sayfaya sığdırabilirsiniz. El ile Latin harfleriyle bir saatte yazabildiğiniz dökümanı, Arap harfleriyle neredeyse yarım saatte yazarsınız. Buna dair bir anekdot nakletmek isterim: 12 Eylül darbe döneminde, bir dînî hizmet cemaatinin önde gelenlerinden birçoğu, o zaman yürürlükte olan TCK.163. maddeye muhalefetten, laikliğe aykırı olarak örgüt kurmak suçlamasıyla Antalya Ağır Ceza Mahkemesinde tutuklu yargılanıyorlardı. Bu davanın savunma avukatlığını üstlenen hukukçulardan birisi de merhum Prof. Muammer Aksoy idi. Din hizmetinin laikliğe aykırı olmadığını haykırıyordu. Prof. Muammer Aksoy bir duruşma öncesinde benim de bulunduğum bir büroda yapacağı savunmayı hazırlarken Osmanlıca not tutuyor, gayet hızlı ve güzel yazıyordu. İyi Atatürkçü ve laik birisi olan hocaya neden bu harfleri kullandığını sorduğumuzda: “Ben bu yazıyı kolay ve hızlı yazıyorum. Hem de az yer tutuyor, kolay okuyorum. Bu güzel yazı bırakılır mıydı?”demişti.

 

          

Bu yazı toplam 1161 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.