Türk Kızılay’dan yapılan açıklamaya göre, Türkiye'nin plazma türevli ilaçlarda dışa bağımlılığını sonlandırmayı hedefleyen bu dev yatırım, Çubuk’un sağlık sanayisinde kritik bir merkez haline gelmesine kapı aralayacak.

Ankara’da düzenlenen Türkiye-Kore Zirvesi’nde imzalanan anlaşma, Türk Kızılay ile Güney Kore merkezli SK Plasma arasında gerçekleşti. Projede Kızılay Yatırım ve Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı da ana paydaşlar arasında yer aldı.

“Çubuk için gurur verici bir adım”

Türk Kızılay Genel Başkanı Fatma Meriç Yılmaz, törende yaptığı konuşmada şunları söyledi:

“Bu proje, Türkiye'nin hayati plazma kaynaklı ilaçlarda kendi kendine yeterliliğini tesis etme yolunda atılmış çok önemli bir adımdır. Türk Kızılay olarak milletimiz adına bu stratejik yatırımı üstlenmekten büyük bir gurur duyuyoruz.”

SK Plasma CEO’su Seungjoo Kim ise işbirliğinin önemine dikkat çekerek Türkiye'nin immünoglobulin, albümin ve Faktör VIII gibi kritik ilaçların üretiminde çağdaş bir kapasiteye ulaşması için tam destek vereceklerini belirtti.

Çubuk’un sağlık sektöründeki konumu güçlenecek

Kurulacak tesis sayesinde:

İmmünoglobulin

Albümin

Faktör VIII

gibi hayati plazma türevli ilaçlar ilk kez Türkiye’de yerli olarak üretilecek.

Bu durum hem sağlık güvenliğine hem de tedarik zincirinin sürdürülebilirliğine büyük katkı sağlayacak. Yerli üretimle birlikte dışa bağımlılığın azalması, Türkiye'nin sağlık altyapısını daha dayanıklı hale getirecek.

Çubuk’a ekonomik ve stratejik katkı

Tesisin Çubuk’a kurulacak olması, ilçe için birçok alanda yeni bir dönemin kapısını aralayacak:

Yüksek teknoloji içeren bir sağlık yatırımının ilçeye kazandırılması

Nitelikli istihdamın artması

Çubuk’un Ankara ve Türkiye ölçeğinde stratejik bir sağlık üretim merkezi haline gelmesi

Yan sanayi ve lojistik faaliyetlerinde hareketlilik

İlçede uzun süredir beklenen büyük ölçekli yatırım eksikliğinin giderilmesi açısından da proje tarihi önem taşıyor.

Türkiye’nin sağlık vizyonuna Çubuk’tan katkı

Çubuk'ta kurulacak tesis, sadece yerel ekonomi için değil, Türkiye’nin ulusal sağlık politikaları açısından da kritik bir hamle olarak değerlendiriliyor. Üretilmesi planlanan ilaçların tamamı yüksek maliyetli ve dışarıdan temin edilen ürünler olduğu için yerli üretim, ülke ekonomisine ciddi katkı sağlayacak.