İş sözleşmesinin sona erdirilmesi

İŞ SÖZLEŞMESİNİN FESİH BİLDİRİMİYLE SONA ERDİRİLMESİ

 

İş sözleşmesinin tarafları işçi ve işverendir. Taraflar, iş sözleşmesini, aralarında anlaşarak sona erdirebilecekleri gibi, herhangi bir anlaşma olmadan, tek taraflı fesih bildirimi ile de sona erdirebilirler. Süresi belirsiz süreli olan iş sözleşmelerinde, taraflardan her biri, diğer tarafa bir süre vererek fesih bildiriminde bulunabilir. Kanunda gösterilen haklı nedenlerin varlığı halinde ise, her iki taraf da süre vermeksizin fesih bildiriminde bulunabilir.

 

            İş Kanunu, fesih bildirimlerinin yazılı olarak ve imza karşılığında yapılması gerektiğini belirtmektedir. Kendisine bildirim yapılan kişinin, bunu imzalamaması halinde bu durum o yerde düzenlenecek bir tutanak ile tespit olunur. Fesih bildiriminin münasip olan her zaman ve her yerde yapılması mümkündür.

 

            İş Kanunu, işçinin işyerindeki kıdemine göre, fesih bildirim sürelerini göstermiştir. Buna göre işi altı aydan az sürmüş olan işçi için iki, işi altı aydan bir buçuk yıla kadar sürmüş olan işçi için dört, işi bir buçuk yıldan üç yıla kadar sürmüş olan işçi için altı, işi üç yıldan fazla sürmüş işçi için sekiz hafta, fesih bildirim süresi olarak düzenlenmiştir. Bu süreler fesih bildiriminin karşı tarafa varmasından itibaren hesaplanır. İşçi veya işverenin fesih bildiriminden sonra yukarıdaki sürelerin de geçmesiyle sözleşme son bulur.

 

            İşveren, kanundaki bildirim süresine ait ücreti işçiye peşin ödemek suretiyle işçiyi, fesih bildirim süresini beklemeksizin, derhal işten çıkarabilme olanağına sahiptir.

 

            İş kanununda gösterilen fesih bildirim sürelerine uymadan işi terk eden işçi ya da aynı şekilde bu sürelere uymadan işçinin işine son veren işveren, bu bildirim sürelerine ilişkin ücret tutarını tazminat olarak ödemek zorundadır. Bu tazminat, brüt ücret üzerinden hesap edilir.

 

            İş Kanunu, iş güvencesine ilişkin hükümleri ile, iş güvencesi kapsamındaki işçilerin sözleşmelerinin feshinde geçerli nedene dayanma zorunluluğu getirmiştir. İş Kanunu m.18’e göre; otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı ay kıdemi bulunan işçinin, belirsiz süreli iş sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden, veya davranışlarından, ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak zorundadır. İşveren fesih bildirimini yazılı olarak yapmak ve fesih sebebini açık ve kesin bir şekilde belirtmek zorundadır. İş sözleşmesi, işçinin davranış ve verimi ile ilgili nedenlerle, o işçinin savunması alınmadan feshedilemez.

 

            İş sözleşmesi feshedilen işçi, sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli olmadığı iddiasıyla, bir ay içerisinde iş mahkemesinde dava açabilir. Feshin geçerli sebebe dayanmadan yapıldığına mahkemece karar verilmesi halinde, işveren işçiyi bir ay içinde işe başlatmak zorundadır. Aksi halde en az dört en çok sekiz aylık ücreti tutarında tazminatı ödemekle yükümlü olur.

 

            İş güvencesi hükümleri dışında kalan işyeri ve işçiler için, feshin geçerli nedene dayandırılması zorunluluğu yoktur. Yani iş güvencesi kapsamına girmeyen belirsiz süreli iş sözleşmesinin tarafı işçi veya işveren sözleşmeyi, sebep göstermeden serbestçe feshetme olanağına sahiptir. Bu serbestliğin sınırı olarak, sadece işveren yönünden, fesih hakkının kötüye kullanıldığı durumlarda, tazminat ödeme yükümlülüğü vardır. Kanunda belirlenen usul ve sürelere uyularak sözleşmenin feshedilmesine rağmen, işveren eğer bu fesih hakkını kötüniyetle kullanıyorsa, iş sözleşmesi feshedilen işçinin kıdemine göre tabi olduğu bildirim süresine ait ücretin üç katı tutarını kötüniyet tazminatı olarak ödemek zorundadır. Uzun süre sigortaya kaydettirilmeden çalıştırılan işçinin bu hakkını istemesi üzerine işverence işten çıkarılması veya işçinin işvereni bölge müdürlüğüne şikayet etmesinden hemen sonra işine son verilmesi, fesih hakkının kötüye kullanılmasına örnek olarak gösterilebilir. Bu durumda işveren, işçinin kıdemine göre tabi olduğu fesih bildirim süresine ait ücretin üç katı tutarında tazminat ödeyecektir.

 

Not: İş hukukuyla alakalı konularda bu köşeden bilgi vermeye çalışacağım. Sorularınızı yorumlar hanesinden veya avhakabe@hotmail.com adresine e-posta göndererek bana ulaştırabilirsiz.

 

Bu yazı toplam 1016 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar