Kuzey Ankara’ya değer katan Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi, son yıllarda yaptığı yatırımlarla Esenboğa Kampüsü’nü gerçek bir üniversite yaşam alanına dönüştürdü.
Artık bu vizyonun bir sonraki adımı belli:
Ziraat ve Veterinerlik Fakülteleri’nin açılmasının zamanı geldi.

Tarım ve hayvancılıkla özdeşleşmiş Çubuk ilçesi, bu fakültelerle yeniden değer kazanacaktır.
Çünkü bu topraklar, sadece üretim değil, emek ve alın terinin de sembolüdür.

Yıllarca Ankara’nın et, süt ve sebze ihtiyacını karşılayan bu bereketli bölge, son yıllarda üretim üstünlüğünü Kazan ve Polatlı’ya kaptırdı.
Oysa potansiyel hâlâ burada — sadece yönlendirilmesi gerekiyor.

Ziraat ve Veterinerlik Fakültelerinin kurulmasıyla birlikte;

Üniversite ile çiftçi el ele verecek,

Çiftçi üretim sürecine katılacak,

Uygulamalı eğitimle gençler yeniden toprağa dönecek,

İlçedeki Hayvancılık Organize Sanayi Bölgesi (2004’ten bu yana tamamlanmayı bekleyen) ivme kazanacaktır.

Bu konuda yerel idare, STK’lar, siyasetçiler ve milletvekilleri el ele vermelidir.
Kaymakam,Belediye Başkanı ve ilçe başkanları ve STK'ların Üniversite yönetimi ile bir araya gelip bu vizyonu paylaşması, ardından YÖK Başkanlığı nezdinde girişim başlatması gerekmektedir.

Unutulmamalıdır ki, Sayın Cumhurbaşkanımızın “benim projem” dediği Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi, Türkiye’nin stratejik kalkınma vizyonunun bir parçasıdır.
Bu nedenle tarım ve hayvancılık alanlarında yeni fakültelerin açılması, sadece Çubuk için değil, ülkemiz için de stratejik bir adımdır.

Ayrıca bu fakülteler için uygun alanlar hazır:
Atış Alanı olarak bilinen 1.600 dönümlük Bağındaş Mevkii ile 310 dönümlük mevcut Çubuk Yerleşkesi, uygulamalı eğitim ve üretim merkezleri için biçilmiş kaftandır.

Çubuk’un makus talihini değiştirecek güç artık kendi içindedir.
Üniversite ile toprak birleşirse, Kuzey Ankara’nın bereketi yeniden Çubuk’ta filizlenir.