#SADIK TÜRKMEN</p> Kur'an ve İnsana Dair!

#SADIK TÜRKMEN

Kur'an ve İnsana Dair!

Allah; hiçbir kulunun kalbini mühürlemez ve Halife meselesi üzerine?!

Allah; ister bilinçli bir seçim yaparak iman etsin, ister yine kendi seçimiyle inkâr etsin: Hiçbir kuluna zulmetmez?!

Bu cümle ne anlama geliyor?!

Hani ayet meallerine: BİZ ONLARIN KALPLERİ MÜHÜRLEDİK, GÖZLERİNE PERDE ÇEKTİK, KULAKLARINA MÜHÜR VURDUK, şeklinde verilen ANLAMLAR var ya, öyle değil gerçekte?!

Eğer öyle olsaydı Allah azze ve celle, Firavun'a son nefesine kadar mühlet vermezdi. Onun gibi bir zalime bile ölüm gelip çatıncaya kadar bir mühlet verdi. Ancak Allah; hidayeti / gerçeği görüp kabullenmeyi bir ŞARTA bağladı: Kişi ÖLÜM ile burun buruna kaldığı zaman değil, yani herhangi bir ölüm tehlikesi ile karşı karşıya kalınan zamandaki KABULÜ değerli bulmuyordu?! Normal bir zamanda bile isteye, gönülden TESLİM olmayı değerli görüyordu! İş işten geçmeden...

Kişiye tövbe kapısı her an ve zamanda açıktır. Herhangi bir günahı, suçu işleyen kişiye KARŞILIĞI olan CEZA-İ MÜEYYİDE açıklanır ve hemen ayetin daha devamında: Allah'ı affedici ve bağışlayıcı bulursunuz, diyerek af ve bağışlanma dilememiz tavsiye edilir.

Allah'ın adaletinde yarattığı kulunun kalbini müherlemesi, gözlerine perde çekmesi, kulağına ağırlık koyması söz konusu değildir!

Kişi kendi ellerinin öne sürdüğünden sebep: Kendi kalbini kendisi inanmadığı için bunalımlı / stresli hisseder ve derki: Benim kalbimi Allah mühürledi?!

Kişi kendi ellerinin yaptığı şeylerden dolayı, yani: Kendisi gerçekleri göremeyeceği şeyleri görür, izler, okur gözlerine o şeyler perde olur?!

Yine kişi kendi ellerinin yaptıklarıyla, yani: Kulaklarını işitmemesi gereken şeylerle meşgul eder; doğrulardan, gerçeklerden uzak tutar; Kur'an'ı anladığı dilde okumaya yönelmez, gerçekleri duymaktan kaçınır; kendisi kulaklarını gerçeklere kapatır?!

Allah'ın adıyla

Araf 100

~ ÖNCEKİ sahip[selef]lerinden yeryüzüne vâris (halife)[1] olanlara (yeryüzünü dönüşümlü olarak kullanan halifelere / insanlara) bu gerçek halâ belli olmadı mı / bu gerçeği araştırarak şahit olmadılar mı? Eğer Biz dilemiş olsaydık onlara günahları nedeniyle / günâhlarının karşılığı olarak bir musibet dokundururduk ve (hak ettikleri için) kalplerinde hissedecekleri bir strese / bunalıma (huzursuzluğa) lâyık görülürlerdi, artık onlar duymak istemiyorlar.
___________________
[1] Halife / Halifeler: Birbirlerinin yerine bir şekilde geçenler olarak ilk etapta anlamakta fayda var. Yönetici olarak ta karşımıza çıkar. Davud as.’ı yeryüzünde halife / yönetici yaptık, der örneğin. Fakat bir başka anlam olarak ta (insan) muhalif bir varlık olarak karşımıza çıkıyor. En başta kendisini yaratana muhalif oluyor. Allah’ın emri olan: Şu ağaca yaklaşma, dediği hâlde bu emrini çiğniyor. Daha sonra insanın bir başka insanlarla ihtilâf etmesi, birbirlerine muhalif olmaları, birbirlerinin yerine / koltuğuna göz dikmeleri, birbirinin ayağını kaydırması vs. pek şekilde örneklendirebiliriz.

https://www.sadikturkmenmeali.com/araf-100/

Bu yazı toplam 261 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.