Çubuk’un tarım ve hayvancılıktaki güçlü geçmişine dikkat çeken veteriner hekim Yalçın Bekir Kılınç, ilçenin Ziraat ve Veterinerlik Fakülteleri için doğal bir merkez olabileceğini söyledi.

1988 - 2004 yılları arasında Çubuk Belediyesi Mezbaha Müdürlüğü ve Veteriner Hekimliği görevlerinde bulunan Kılınç, o yıllarda Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi’nin sık sık Çubuk’a gelerek saha dersleri yaptığını hatırlattı.

 “O dönemlerde Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi’nin hocaları her hafta salı ve perşembe günleri Çubuk Mezbahanesi ve Hayvan Pazarı’na gelirlerdi. Doğum, suni tohumlama, et teknolojisi ve patoloji derslerinin uygulamalarını burada yaparlardı. Hocalarımız, Çubuk’un bu alanda çok büyük bir potansiyeli olduğunu, hatta uygulama kliniklerinin burada kurulabileceğini söylerdi. Ancak bu fikirler hayata geçmedi.”

Kılınç, bugün gelinen noktada Çubuk’un sahip olduğu coğrafya, hayvancılık geleneği ve üniversite yerleşkesiyle bu fakülteler için ideal bir merkez olduğunu belirtti:

“Çubuk hâlâ bu potansiyele sahip. İlçenin tarım ve hayvancılıkla iç içe yapısı, geniş mera alanları ve mevcut üniversite kampüsü başlangıç için fazlasıyla yeterli. Yeter ki bu irade gösterilsin. Bu fakülteler sadece eğitim değil, üretim ve istihdam açısından da Çubuk’a yeni bir değer kazandıracaktır.”

Kılınç ayrıca, 2004 yılından bu yana tamamlanmayı bekleyen Hayvancılık Organize Sanayi Bölgesi’nin de bu fakültelerin açılmasıyla ivme kazanacağını vurguladı:

“Eğer bu fakülteler açılırsa, hem akademi hem üretim birlikte gelişir. Çubuk’taki Hayvancılık OSB projesi yeniden canlanır. Bu da bölge ekonomisine büyük bir katkı sağlar.”

Kuzey Ankara’nın yükselen değeri: Çubuk

Yalçın Bekir Kılınç’ın sözleri, “Kuzey Ankara’ya değer katan üniversitenin artık tarım ve hayvancılıkta da sahaya inme zamanı geldi” yorumlarıyla yankı buldu.
Uzmanlara göre Ziraat ve Veterinerlik Fakülteleri’nin Çubuk’ta açılması, hem bölge gençliği hem de üretici kadın kooperatifleri için yeni bir kalkınma hamlesi anlamına geliyor.