Ankara Valiliği’nin kararına istinaden Çubuk II Barajı ve Karagöl mesire alanlarında giriş-çıkış ve ateş yakma işlemi 30 Eylül 2025 tarihine kadar yasaklandı.

Ankara’da uygulanacak ormanlık alanlara giriş yasağı tarihleri ise; 10 Haziran 2025 ile 30 Eylül 2025 olarak bildirilmişti.

Ankara da ormanlık alanlara giriş yasaklandı ve ilgili yasak kararı, Ankara Valiliği resmi internet sitesi üzerinden yayımlandı.

Ankara’da ormanlık alanlara giriş yasaklandı. Ankara Valiliği’nin resmi internet sitesi üzerinden yapılan açıklamaya göre; Ankara’da kent genelinde ormanlık alanlara girişlerin yasaklandığı bildirildi.

Ankara kent sınırları içerisinde yer alan ormanlarda; kamp, piknik, doğa yürüyüşü ile beraber her türlü açık hava faaliyetlerinin yasaklandığı duyuruldu.

.

Ankara Valiliği resmi internet sitesi üzerinden yayımlanan yasak kararında;

“Ormanlık/mesire alanlarında insan ve araç yoğunluğunun artması ve ülkemiz genelinde orman yangınları açısından yüksek risk taşıyan meteorolojik şartların devam etmesi nedeniyle orman yangını çıkış nedenleri arasında yer alan anız yakma, tarla çalışmaları, bağ­bahçe temizliği, çöplerin yakılması, enerji nakil hattı arızaları, piknik, çoban ateşi, yıldırım, kasıt, ihmal veya dikkatsizlik neticesinde gelişen orman yangınlarını önlemek amacıyla kararlar alınmıştır.” İfadelerine yer verilmişti.  

SADECE YASAK KOYARAK YANGINLARI ÖNLEYEBİLİR MİSİNİZ?

Valilik tarafından alınan kararlar neticesinde;  İlçemizde de Karagöl ve Çubuk II Barajı’nda; önce mangal yakma işlemi, sonrada giriş-çıkışlar yasaklanmıştı.

Gerekçe; Yangın çıkma olasılığına karşı önlem almak.

Yangın çıkma olasılığı yeni mi ortaya çıktı? Bu ihtimal yıllar önce vardı.

Peki, Yaz ayları gelmeden gerekli önlemler alınıp, hazırlıklar yapılamaz mıydı? .

Kent Merkezi’ndeki Çubuk Orman İşletme Şefliği; Şimdiye kadar Yaz ayları başlamadan, yani Sonbahar, Kış ve İlkbahar aylarında ne iş yapmıştır? Hiç mi hazırlık yapmadı?

Bu kurum, Yaz gelmeden mesire alanlarında daha önceden gerekli çalışma ve hazırlıkları yapmış olsaydı; Karagöl ve Çubuk II Barajı herhalde şu anda giriş-çıkışlara kapatılmazdı. Demek ki gerekli çalışmalar yapılmamış...

 Orman İşletme Şefliği, 9 aylık süre zarfında bu mesire alanlarındaki gerekli çalışmaları yapıp, gerekli noksanlıkları tamamlayarak Yaz aylarına hazırlıklı girilemez miydi?

Sıcakların yoğun olduğu Yaz günlerinde insanları evlerine hapsetmeye kimin hakkı var?  

Mademki bu alanlara, giriş-çıkışları yasakladınız. Peki, buralarda yangınları önleme ile ilgili daha önceden ne gibi çalışmalar başlattınız ve ne gibi önlemler aldınız?

Hiçbir şey yapmadınız. Yoksa yan gelip yattınız mı? Yapsaydınız, insanları evlere hapsetmezdiniz!

Şimdilerde gidip bakın insanların ve araçların yasaklardan dolayı giremediği bu mesire alanlarda kaç cam şişe, kaç kuru ağaç ve ne kadar kuru ot var?

Bunların temizliğini kim veya kimler yapıyor? Yoksa bu mesire alanlarını kaderlerine mi terk ettiniz?

Ya da yasak kararından sonra yukarıda adı geçen çalışmaları başlattınız mı?

 Öyle bir şey yapılsaydı. Bir yerlerde görülür veya duyulurdu.

En önemlisi de mesire alanlarına giriş-çıkış yasağı koyarak, İlçe ekonomisine büyük bir darbe vurduğunuzun farkında mısınız?

Çubuk Orman İşletme Şefliği’nin Kent Merkezi’nde ne işi var?

İlçemizin Kuzey’i tamamen ormanlarla kaplı.. Orman Şefliği için en uygun yer ise Kışlacık Mahallesi’dir.

Kışlacık’ta daha önce Jandarma Karakolu vardı. Burada zorunlu olarak durması gereken “Jandarma Karakolu” ne hikmetse kaldırıldı, Yer Belediye’ye bağlı ‘ Sosyal Tesis’ oldu.

Oysa Jandarma Karakolu iken, çevre köylerde meydana gelebilecek herhangi bir olaya karşı “Karakol” caydırıcılık görevi görüyordu.

Belediye Sosyal Tesisi’nin bulunduğu yerin bir bölümü şimdilik İlçe Orman İşletme Şefliği’ne verilerek, İlçe Merkezi’nde Halil Şıvgın Çubuk Devlet Hastanesi yanındaki Orman İşletme Şefliği’nin buraya taşınması gerekir.

Ve yine Aşağı Obruk veya Eğriekin’de de Allah esirgesin bir yangın vukuunda anında bir müdahale için bir “Yangın Söndürme Ekibi” bulundurulmalı.

Ayrıca İlçemizdeki ormanlık alanlar sadece Karagöl ve Çubuk II Barajı’ndan ibaret değil.

İlçemizdeki Ormanlık arazinin bir kısmı İlçenin Kuzey’inde, diğer bir kısmı ise Batısı’nda yer lamakta...

Çubuk’ta 28 Orman Köyü var. Bunlar; Aşağı Emirler, Aşağı Obruk, Çit, Dedeler, Durhasan, Eğriekin, Eskiçöte, Karadana, Karataş, Kavaklı, Kışlacık, Kuruçay, Kuyumcu, Mutlu, Mahmutoğlan, Ovacık, Özlüce, Saraycık, Sarıkoz, Sele, Sığırlıhacı, Susuz, Yakuphasan, Yaylak, Yılmaz, Yiğitli, Yukarı Emirler ve Yukarı Obruk.

Bunlarla ilgili de bir çalışma yapıldı mı veya yapılıyor mu? Yoksa buralarda mı Allah’a emanet?  

Orman Köylerinin  bazılarında “Yangın Kuleleri” vardı. Şimdilerde yok gibi. Sadece Ulıuağaç Mahallesi’nde “Yangın Kulesi” olduğu söyleniyor. O da meçhul!..

Orman İşletme Şefliği, Kışlacık’a taşınmalı. Burası Orman Köylerine daha yakın...  

Orman İşletme Şefliği, Kışlacık’ta  her an yangın çıkacakmış gibi en az üç ekiple hazır bekletilmeli. Herhangi bir yangın vukuunda buradan anında müdahale edilebilir.

Orman Şefliği, İlçe Merkezi’nde durmaya devam eder, herhangi yangın vukuunda buradan yangınlara müdahale etmeye kalkarsa, yangın mahalline 45-50 dakikada ulaşır. O zamana kadar da orman kül olur...

Ayrıca Çubuk İtfaiye Müdahale Amirliği’nin de, Kışlacık’ta orman yangınlarına karşı sürekli bir ekip bulundurması gerekir.

Ve yine Esenboğa Hava Alanı’nda da en az bir “Yangın Söndürme Uçağı” teyakkuz halinde bulundurulmalı...

KARAGÖL’DE SADECE BİR ÇIKIŞ YOLU VAR...

Karagöl mesire alanı, çanak biçiminde ve bir yarımada şeklinde. Sadece bir çıkış yolu var.

Yıllar önce de yazmıştım. “Çanağın içinde ara yollar yapılmalı..” Allah esirgesin burada bir yangın çıksa, insanlar bu çıkış kapısına nasıl ulaşacak, ulaşsa bile  burada.bir izdiham yaşanacak, insanlar birbirlerini ezecek, çıkış kapısına yetişemeyenler ise göle atlayacak. Göl ise bataklık. Yüzme bilenler bile boğulur.

 Çünkü bir çıkış var.  Herhangi bir tehlike anında insanlar bu yollardan kaçarlar. Ayrıca diyelim ki İtfaiye ve Orman Şefliği’ne haber verdiğiniz de ekipler ancak 40-45 dakikada yangın mahalline gelir. O zamana kadar da her yer yanar, kül olur.

Çubuk Orman İşletme Şefliği. Kent Merkezi’nde keza Çubuk İtfaiye Müdahale Amirliği’de  öyle.

Kışlaçık’taki Jandarma Karakolu yıllar önce Belediye Sosyal Tesisi oldu. Burada üç yangın ekip teyakkuz halinde bekletilmeliydi..

Karagöl yarımada şeklinde, sadece bir tek çıkış yeri var. Allah esirgesin Karagöl’de bir yangın çıksa sadece bir tek çıkışı olduğu için insanlar giriş tarafına kaçacak. Ve burada büyük bir izdiham yaşanacak, insanlar birbirini ezecek. Kaçamayanlara ise çanak ölüm çukuru olacak...

Çubuk II Barajı’ndaki Kuru Ağaçlar Temizlenmeli...

Çubuk II Barajı da yıllardır, atıl durumda ve kaderine terk edilmiş konumda. Ağaçların çoğunun dalları kurumuş durumda bunların temizlenmesi gerekir.

Bunlar bazen mangal yakmak için vatandaşlar tarafından rastgele kırılarak alınıyor. Dolaylı olarak temizlenmiş oluyor.

 Ama bu da yeterli değil. Planlı ve bilinçli bir temizlik (budama) yapmak gerekiyor. Ayrıca yeşil alanlar üzerinde mangal yakıldığı için kuruyor. Bunlar da ileri de yangına davetiye çıkartıyor. Bunların temizlenmesi gerekiyor...

ORMAN YANGINLARINA KARŞI ALINMASI GEREKEN ÖNLEMLER...

Deprem ve sel gibi afetler için geçerli olduğu gibi yangınlara karşı da önlem almanız gerekiyor. Yangın önlemleri, başta maddi ve manevi kayıplarınızı azaltabilecek şekildedir ve mutlaka uygulanması gerekir.

Mesire Alanlarında Alınması Gereken Önlemler...

• Ateş yakmanın veya sigara içmenin yasak olduğu yerlerde görünür bir tehlike unsuru olmasa bile ateş yakılmaması,
• Sigara içmenin serbest olduğu alanlarda izmaritin tamamen söndürüldüğünden emin olunması ve bu gibi maddelerin atılması amacıyla yapılmış kap veya kutulara atılması,
• Gerek açık alanda mangal gibi gerekse de evlerde ısıtıcılar gibi ısı kaynaklarının dikkatli kullanılması ve bireylerin böyle noktalardan söndürülmeden veya kapatılmadan ayrılmaması,
• Ateş başlatıcı kibrit ve çakmak gibi malzemeleri çocukların erişemeyeceği yerlerde saklanıp eriştikleri takdirde de kullanamayacakları çakmak veya kibrit seçeneklerinin tercih edilmesi,
• Çocukların ve başkalarının bakımına ihtiyaç duyan bireyler ile çocukların yalnız

Bırakılmaması.

• Acil çıkış kapılarının ve yollarının öğrenilmesi gerekir...

Yukarıda adı geçen önlemlerle ilgili olarak hazırlanan tabelaların; Mesire alanının girişine sonra da belirli yerlere asılması gerekir... 

Yukarıdaki önlemler sayesinde yangın olasılığını bir hayli aşağı çekmiş olmakla kalmaz, oluşan bir yangının sonuçları ile mücadele etmek konusunda da kolaylık yaşarsınız. Önlemin yanı sıra yangınlardan önce bir de hazırlık yapılması gerekmektedir.

SONUÇ;

Yangını önleme ve hazırlık süreçlerindeki maddeler her ne kadar uzun ve meşakkatli görünse de yangının oluşmaması, oluşursa da zarar ve kayıpların asgari düzeyde tutulması adına hayati önem taşımaktadır.

Temennim önümüzdeki yıl yetkililer tarafından gerekli önlemler zamanında alınırda, vatandaşlarımız sıcak Yaz günlerinde evlerine hapis olmazlar...

Hep beraber “Yangınsız Günlere...”

Orman geleceğimizdir. Geleceğimizi yakmayalım. Ormanlarımızı koruyalım...

Orman yoksa hayat yok. Doğayı koru. Geleceği koru...