İlçe merkezinden yaklaşık 22 kilometre uzaklıkta bulunan tabiat parkındaki çam, meşe, dağ kavağı ve ıhlamur ağaçlarının çevrelediği Karagöl, her mevsim olduğu gibi sonbaharda da seyrine doyumsuz manzaralar oluşturuyor.

Karagöl Tabiat Parkı'nda yalnızca günübirlik gezilere izin verilirken, yakın çevredeki yaylalarda kamp yapılabiliyor.

Kavak ve Yıldırım dağlarının 1522 rakımdaki eteğinde bulunan göl, kentin stresinden uzaklaşmak isteyen çok sayıda kişiyi ağırlıyor. Çubuk 2 Barajı kenarından geçen kara yolu ile Kışlacık Mahallesi güzergahı takip edilerek göle ulaşılabiliyor.

İstanbul'dan Karagöl'e gelen Ozan Aras, yurt içi ve yurt dışında gezdiği yerleri sosyal medyada takipçileriyle paylaştığını söyledi.

Karagöl'e ilk defa geldiğini ve çok beğendiğini anlatan Aras, "Pandemiyle birlikte yurt içindeki gezilerime ağırlık vermeye başladım. Ankara'nın Çubuk ilçesinde böyle bir güzellik olduğunu bilmiyordum. Biraz önce ilçe merkezinde yemek yedim. Gerçekten gastronomide yer alacak birçok lezzeti tattım. Bence bu lezzetlerin tescillerinin yapılması gerekiyor. Bu güzellik müthiş, beni çok etkiledi. Hava kapalı olmasına rağmen müthiş renk tonları var. Herkesin bu güzellikleri görmesini isterim." diye konuştu.

Ankara Üniversitesinden akademisyenler ve misafirleriyle göle geldiklerini belirten öğretim görevlisi Funda Koçak ise "Bu doğa ve güzellik beni çok etkiledi. Küçükken gördüğümüz ressamların resimlerinin aynısını burada yaşıyor gibiyim." dedi.

Polonya'dan Türkiye'ye gelen Barbara Coles de Ankara'da ve Karagöl'de bulunmaktan çok mutlu olduğunu, doğasını ve havasını beğendiklerini ifade etti.