CNN ‘de kim oluyor, bizim medya varken ?

 

Geçtiğimiz günlerde bir televizyon kanalının ana haber bülteninde Irak ile ilgili iki haber yayınlandı. Birincisi, Irak"ta El Kaide militanlarınca kaçırılan Iraklı askerlerin kurşuna dizilmesi, ikincisi ise bir Amerikalı askerin ölümünden sorumlu tutulan üç Iraklı kadının idam kararıyla ilgiliydi.

Birinci haberle ilgili ürkütücü görüntüler yayınlandı. El Kaide militanları maskeliydi. Iraklı askerleri kurşuna dizdiler. Bir taraftan da ABD aleyhine olduğu kabul edilen sloganlar attılar. Buraya kadar her şey mantıklı ama El Kaide"nin ABD"nin düşmanı olduğunu kim söylüyor? Sadece ABD ve El Kaide söylüyor. Peki ABD, Irak"a ve Afganistan"a El Kaide militanlarını yakalamak için mi geldi? Bunlar sadece ahmakların yutabileceği cinsten lokmalardır

Emperyalist devletlerin en yakın dostları açık düşmanlarıdır. Onları bahane ederek gizli düşmanlarından istediklerini alırlar. Açık düşmanları yoksa icat ederler. El Kaide, ABD"nin icat ettiği açık düşmanıdır. ABD onunla tüm Ortadoğu"yu istiyor. İsrail"e verecek, büyük İsrail kurulacak. AB ve Çin arasında güçlü bir tampon oluşturarak ikinci bir kutba izin vermeyecek. Hesap budur ve gizli düşman AB ile Çin"dir.

Rusya ise ABD"ye göre yeterince emperyalist amaçlara ulaştığından, yumuşak karınları sayesinde her zaman için küçültülebilecek bir devlettir. Dolayısıyla ABD"nin şu an için gizli düşmanı olamaz. Çin ile irtibatını kesmek için Afganistan"ın işgali yeterlidir. Sadece potansiyel bir gizli düşman olabilir ve bu yüzden de Türkiye"yi kırmamak gerekir. Ne de olsa Rusya"nın büyük bir kısmı Türk"tür.

Bizim televizyon kanalı da bu haberi, El Kaide ABD"nin düşmanıymış gibi yayınlıyor. Ya tıpkı El Kaide"ye sonradan katılanların bu örgütün ABD düşmanı olmadığını bilmediği gibi bilmeden yayınlıyor. Ya da bizzat örgütün tepesinin bilebile tüm İslam dünyasına ihanet ettiği gibi bu gerçeği bilerek bu millete ihanet ediyor.

Tabii bunların ikisi de kötü ve esef verici şeyler. Oysa habercilik objektiflik ve adalet ister. Taraflı olmak da hoş karşılanabilir ama o zaman da insaf ister, vicdan ister.

Gelelim ikinci habere. İşgal altında bir ülke ve işgalciler ülkeyi kayıtsız şartsız teslim almak için ellerinden gelen her türlü yola başvuruyorlar. Resmi ordu zaten yok, militan şüphesiyle sorgusuz sualsiz insanları öldürüyorlar.

İşkenceler, tecavüzler akla gelen ne varsa insanlık dışı hepsi yapılıyor zavallı Iraklılara. Karşılarında kesinlikle organize bir direniş yok. Zaten direnişçi de yok. Öldürülen bir iki ABD askeri ise tamamen gözünün önünde her şeyini kaybetmiş ve sinirleri boşalmış bir Iraklının bireysel tepkisinin sonucu.

Haberdeki konu da benzer bir olaya muhtemelen yine her şeyini kaybetmiş üç kadının yardımından dolayı idama mahkum edilmeleriydi. İlginç olan idam kararının Irak mahkemesi tarafından verilmesi ve karara ülke yöneticilerinin de destek vermesidir.

Yani Irak Devleti ülkesini işgal eden düşmanının ölümüne yardım eden kadınları idam etmek istiyor. Yani bizim Nene Hatun"u, Halide Edip Adıvar"ı Kurtuluş mücadelemize yaptıkları muhteşem katkılarından dolayı idama mahkum etmemiz ne kadar sapıkça bir şey ise, bu da öyle sapıkça bir şey.

Şu hale bakınız. Bizim televizyon kanalımız da bu haberi, hiç bu konulara değinmeden meşru bir idam kararıymış gibi veriyor. Bu işte de bir cehalet var ya da bir ihanet. Böyle habercilik olmaz. Anladık içişlerinde tarafsınız, bari dışişlerinde taraf olmayın ya da sadece Türkiye"nin tarafı olun. Bu vatanın, bu bayrağın, bu milletin, bu dilin, bu dinin tarafı olun.

Amerika ve yandaşları Türkiye"yi bölmeye çalışır, televizyonlarda Amerika ile ilgili haberlerde Amerika haklı gösterilir.

Her şeyimiz bu millettir. Bu milleti de millet yapan tarihimiz, kültürümüz ve inandığımız ortak değerlerdir. Televizyonlarda bu milleti seviyoruz denilir ama bu milleti millet yapan tüm değerlere saldırılır.

Dilimiz bu televizyonlarda küçümsenir ve yerine İngilizce Fransızca ikame edilmeye çalışılır. Dinimiz bu televizyonlarda küçümsenir ve Hıristiyanlık ya da Museviliğe dokunmadan bilim adına ateistlik propagandası yapılır.

Böyle gazetecilik, böyle televizyonculuk, böyle habercilik olur mu? Demek ki oluyormuş ama böyle giderse ne olur biliyor musunuz? Osman Pamukoğlu"nun ifadesiyle bu toplum parayla her şeyi satın alabileceğini düşünen zenginlerle, para karşılığı her şeyini satabilecek fakirlerden oluşan bir toplum haline dönüşür. Bunda da en büyük pay bu medyanın olur.

 

Bu yazı toplam 1511 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum