İlçenin turistik yerlerinden birisi de Çubuk 2 Barajı idi..
Şimdilerde o eski Baraj’dan bir eser yok...
Bir zamanlar Çubuk ve Ankaralıların turizm merkezi olan Baraj’a şimdilerde sadece eskiye nazaran oldukça az vatandaş rağbet ediyor. Ankara ve çevre ilçelerinden gelenler oldukça azalmış durumda..Bir gelen bir daha gelmiyor...
Çubuklular da mecburiyetten buraya gidiyor. Başka gidecek yer yok. Karagöl ise daha yeni tamir ve tadilattan çıktı. Ve henüz ziyarete tam olarak açık değil.. Üstelik Baraj daha yakın..
1970-2000’li yıllarda ziyaretçilerle dolup taşan Baraj’a bir gelen bir daha gelmemeye başladı. (gerçi şimdilerde Valilik tarafından Baraj’a girişler yasaklandı)
Eskiden Baraj’a gelen ziyaretçiler; yiyecek, içecek ve diğer tüm ihtiyaçlarını ilçedeki esnaflardan tedarik ediyorlardı.
Evlerine dönerken de hem kendilerinin ve sipariş veren yakınlarının haftalık ihtiyaçlarını yine Çubuk’tan alıyorlardı. Bu nedenle Cumartesi ve Pazar günleri özellikle kasaplarda kuyruklar oluşurdu.
Bu yüzden Çubuk halkı hafta sonu et ihtiyacını en geç Cuma gününe kadar hallederdi.
Bir zamanlar Çubuk ve Ankaralıların turizm merkezi olan Baraj’a şimdilerde sadece eskiye nazaran çok az vatandaş rağbet ediyor. Ankara ve çevre ilçelerinden gelenler oldukça azalmış durumda..
Bir zamanlar İlçenin turistik yerlerinden birisi de Çubuk 2 Barajı idi.
Çubuklular da mecburiyetten buraya gidiyor. Başka gidecek yer yok. Karagöl ise daha yeni tamir ve tadilattan çıktı. Üstelik doğal güzelliğini de kaybetti. Üstelik Baraj daha yakın..
1970-2000’li yıllar arasında ziyaretçilerle dolup taşan Baraj’a ziyaretçilerin gelmemesinin nedenlerini şöyle sıralayabiliriz;
Baraj içindeki yolların geniş bordur taşları ile daraltılması;
İki araç yan yana gidemiyor. Karşıdan gelen aracın geçmesi için diğerinin durması veya geri geri giderek yolu boşaltması gerekiyor. Bazı yollarda bordür taşları kaldırılmış, oluşan çukurlar araçlar kaza yapsın diye adeta öylece bırakılmış.
Bazı yolların ortalarında da çukurlar oluşmuş, bunları ne gören ve ne tamir eden var. .Buralarda ışıklandırma da yok. Bu çukurlar yabancı araçlar için adeta “bubi tuzağı” ...
Eski Gazino binasının atıl ve virane halde olması;
Çubuk Baraj Gazinosu kaderine terk edilmiş ve yok edilmeye bırakılmış, harap olmuş her tarafı kırık dökük. Güvenlik birimi dışında hiçbir faaliyet yok...
Gazino binası, Baraj manzarasına hâkim bir yerde.. Baraj adeta ayaklarınızın altında.
Camları kırılmış, içerisi kırık-dökük bir halde, adeta çöplük..
Bu olumsuzluklara rağmen çevresindeki banklarda vatandaşlar oturuyor. Nasıl oturuyorlarsa..
Burasını hiç denetleyen yok mu?
Eskiden İlçe halkının rağbet ettiği gazino şimdilerde viraneye dönüşmüş ve atıl durumda bekletiliyor. İyi bir işletmeciye verilse eski haline getirilebilir. Eskiden olduğu gibi insanların oturabileceği güzel bir mekân haline getirilebilir.
Şayet bir işletmeciye verilmeyecekse yıkılarak görüntü ve çevre kirliliğinin ortadan
kaldırılması gerekir.
Baraj kimin denetiminde; Çubuk Belediyesi’nin mi, Büyükşehir’in mi? Koskoca bu alana sadece ‘güvenlik’ koymakla diğer sorunlar halledilmiyor!..
Bu manzara bu ilçeye hiç mi hiç yakışmıyor...
Kameliye ve oturma banklarının eski, oynak ve oturulamayacak konumda olması;
Tahtadan oluşan oturma bankları çok eskilerden kalma (30-40 yıllık olanlar var). Bu yüzden çoğu eskimiş ve oynak.. Bunların tamir edilmesi imkânsız, kullanılamayacak durumda.. Bunların yerine yenilerinin yapılarak konulması gerekir.
Büyükşehir Belediyesi yenile 15-20 adet bank getirdi.
Yeni bir büfenin olmaması;
Koskoca Baraj’da insanların yiyecek, içecek ve diğer ihtiyaçlarını karşılayacağı bir büfe yok.
Eski büfenin olduğu yer mescit yapılarak sözde ibadethane olarak kullanılıyor...
Baraja hazırlıksız giden insanların yiyecek ve içecek ihtiyaçlarını karşılamak için yeni ve modern bir büfe kurulması acilen gereklidir.
Baraj şimdilerde mahrumiyet Bölgesi, ‘Dağ Başı’ gibi..
Araçların yol boyu ve oturma bankları arasına park edilmesi;
Barajda otopark olmadığı için vatandaşlar araçlarını rast gele yerlere park ediyor. Bu da zaten dar olan yolları iyice daraltıyor, trafiği olumsuz yönde etkiliyor. Baraja, acilen otopark yapılmalı..
Bordür taşlarının rast gele atılması;
Yol açma amacıyla kaldırılan bordür taşları baraj içine rast gele atılarak güzelim mekânlar adeta bir moloz yığını haline getirilmiştir. Bunlar bedava mı alındı?
Bu manzara çevre ve görüntü kirliliğine neden oluyor...
Bunlar ilçenin ihtiyaç duyduğu yerlerde kullanılamaz mı?
Baraj turistik bir yer mi yoksa molozların atıldığı bir çöplük mü?
Eski büfenin yanındaki küçük havuzun atıl durumda olması;
Havuz atıl durumda ve içinde su yok. Havuzu çevreleyen demirler ise küflenmek üzere. Çevre ve görüntü kirliliği yapıyor. Bunun tekrar canlandırılması gerekir.
Yüzme Havuzunun atıl durumda bekletilmesi;
Barajın hemen girişinde bulunan Yüzme Havuzu da atıl durumda ve maalesef çürümeye terk edilmiş durumda. Oysa ilçenin önemli ihtiyaçlarından biri. Bu havuzun da ya belediye tarafından veya bir müstecire verilerek faaliyette olması gerekir.
Yasak levhalarına rağmen kurallara uyulmaması;
Barajın birtakım noktalarında yasak levhaları var. Buna rağmen sağduyusuz vatandaşlar tarafından ihlal edilmeye devam ediliyor.
Baraj’da, “Alkollü içki içmek yasak.”
Ama zaman zaman güvenliklerin müdahale edemeyeceği birtakım olaylar yaşanıyormuş. Bu konuda çeşitli iddialar var. Buna da ancak emniyet ekipleri müdahale edebilir...
Bu nedenle Baraj’ın, İlçe Emniyet ve Jandarma ekiplerince zaman zaman denetlenmesi gerekir.
Sorumluluğu güvenlikçilere havale etmekle olmuyor. Önemli olan haklı oldukları anlarda onların arkasında durmak ve savunmak...
Çöplerin hala rast gele atılması;
Oturma banklarının çevresinde çöp bidonları ve boş konteynırlar olduğu halde
Çöpler (özellikle çekirdek kabukları) sorumsuz vatandaşlar tarafında yerlere atılıyor...
Çimlerin üzerinde mangal yakılması;
İnsanlıktan nasibini almayan birtakım yaratıklar; Büyükşehir tarafından konulan büyük demir döküm mangallar bulunurken, toprak ve taş alanlar var iken ne hikmetse çimlerin üzerinde mangal yakıyorlar. Bu da yeşil çimlere zarar veriyor...
BARAJ ÖZELLİĞİNİ TAMAMEN KAYBETTİ...
Çubuk 2 Barajı’nda şimdilik Bent ile Boğaz arasında küçük bir gölet var. Bu su birikintisi Kavşakkaya’dan zaman zaman basılan sudan oluşuyor. ASKİ yetkilileri, suyun kalitesi bozulmasın, musluklardan akan su kokmasın diye aralıklarla Çubuk 2 Barajı’na su basıyor. Bu su, o su...
Bazı vatandaşlar Çubuk 2 Barajı’ndaki o suyu, Baraj Çanağı’ndaki su olarak algılıyor.
Bu vatandaşlar yanılıyor.
Oysa Çubuk 2 Barajı tamamen kurumuş vaziyette.
ASKİ görevlileri tarafından bir-iki hafta buraya su basılmasın, o gölet şeklindeki su birikintisi de buharlaşma yoluyla kuruyacak ve kaybolacak ve çocuklar burada top koşturacak...
Bu nedenle Çubuk 2 Barajı’nın alüvyonlu toprağının temizlenmesi veya çevrede yeni baraj havzaları oluşturma çalışmaları ivedilikle başlatılmalı...
Baraj’ın o eski günleri hayal oldu...
Şimdilerde kasaplar cumartesi, pazar günleri tabiri caizse konu mankeni gibi bekliyor. Eskiden böyle mi idi? Başlarını kaşıyacak zamanları bile yoktu:.
Keza bazlamacılar, gözlemeciler de öyle ürünlerini Çubuk halkına satıyor. Çünkü gelen yok, giden de yok...
Yine Köylü Pazarı’nda adım atacak yer olmazdı. Şimdi gidin bakın; Köylü pazarı var mı? Varsa ne halde?
Yaklaşık 101 bin nüfuslu İlçede Mevlana Sokak Ve Tunahan Sokak arasında kurulan eski ‘Köylü Pazarı’ndan bir eser yok.
İlçe esnafı eski günleri mumla arıyor.
Önlem alınıp Baraj Havzası temizlenmez ise bir müddet sonra Çubuk 2 Barajı bütün özelliğini kaybedecek.
Geçtiğimiz yılsonu 15 oturma Banı göndermiş. Barajın sorunu sadece bu mu?
Kuru otların ve ağaçların temizlenmesi lazım kim temizleyecek?
Keza Yüzme Havuzu, Gazino ve Büfe tamamen atıl durumda. Ve adeta harabeye dönmüş durumda...
Baraja hazırlıksız gelen ziyaretçiler ihtiyaçları için Aşağı Çavundur Köyü’ne ya da tekrar 4 km. uzaklıktaki Kent Merkezi’ne gidiyorlar.
Güvenlikçiler yıllardır çok zor şartlarda görev yapıyor. Güvenlik kulübeleri çok eski. Kış aylarında tir tir titreyerek nöbet tutuyorlar. Bazen yazlık pantolon ile nöbet tuttuklarına birkaç defa şahit oldum.. Üşümemek için pantolon içine eşofman ya da pijama giyiyorlar.
Ulaşım sorununu kendi aralarında çözüyorlar (aracı olan arkadaşları ile) Bir araç ile 7 kişi göreve gidiyor. Acil servis konması gerekir.
.
Yemeklerini evlerinden götürüyorlar. Hangi devirde yaşıyoruz. Çevrede yemek şirketleri var.. Ne güne duruyor.
Güvenlikçilerle ilgili bir sorunu görüşecek bir ANFA yetkilisine ulaşmak ise “deveye hendek atlatmaktan daha zor”.
Ağaçlarda bakım yok. Çoğu kuru. Vatandaşlar kuru ağaçları kırarak ateş yakıyor.
Tuvaletler bazen kullanılmayacak durumda. Yollar çok dar, bazıları da bozuk.
Gerçi şimdilerde yangın tehlikesi nedeniyle Baraj ziyaretçilere kapalı. Fırsat bu fırsat. Barajda gerekli tadilat , tamirat, onarım ve birtakım yenilikler yapılıp, eski günlerine kavuşturulabilir. Ama kim yapacak? Büyükşehir Belediyesi mi?
Kamera Sistemi’nin hala kurulmaması...
En önemlisi de Baraj’da “Kamera Sistemi” yok. Bir olay olduğunda nasıl çözülecek?
Baraj zaman zaman tatsız olaylara sahne oluyor. Geçtiğimiz aylarda şüpheli bir intihar vakası oldu.
Oysa en azından Baraj girişinde bir kamera sistemi kurulup, bir merkezden de güvenlikçiler tarafından izlenirse Baraja giren araçlar ve vatandaşlar herhangi bir olay vukuunda ne olup, bittiği görülebilirdi.. Olaya anında görüntülenir....
İvedi olarak Barajda bir Kamera Sistemi kurulmalı...
Kısacası Baraj’a bakış, görüş yok. Halk yeterince faydalanamıyor. Bir gelen bir daha gelmiyor.
Kısacası Çubuk 2 Barajı atıl durumda. Bir zamanlar yeşillikler içerisindeki bu baraj bakımsızlıktan ve yatırım yapılamamaktan kaynaklı bugün içler acısı bir durumda...
SONUÇ:
ABB Başkanı Mansur Yavaş 8 Nisan 2019 tarihinde görevine başladığında; Gerek Karagöl ve gerekse Çubuk 2 Barajı ile ilgili aksaklık ve eksiklikler konusunda Basın Danışmanı ile telefonla görüştüm.
Detaylı bilgi için de konuyla ilgili daha önce yazdığım bundan sonra yazacağım yazılarımı bu köşeden takip etmesini de tavsiye etmiştim.
Anlaşılıyor ki, bu yazılarım takip edilmemiş, takip edilse de hiçbir ders çıkarılmamış...
Dolaysıyla da Başkan da haberdar edilmemiş...
Çubuk 2 Barajı bir zamanlar; Tertemiz, Göl manzaralı, püfür püfür esen havası ile Ankara da zor bulunacak bir mekân; “On numara beş yıldız” kafa dinlenecek bir mesire alanı idi.
Şimdilerde bir harabeye dönüşmüş bir halde...
Çubuk 2 Barajı’na bir an önce müdahale edilmeli ve eski güzelliğine kavuşturulmalı...
ABB Başkanı Sayın Mansur Yavaş’a önemle duyurulur...