EFSANE TAKIMIN HOCASINI EBEDİYETE UĞURLADIK

EFSANE TAKIMIN HOCASINI EBEDİYETE UĞURLADIK

Efsane Çubukspor’un efsane Antröneri Naci Yılmaz’ı kaybettik.

 Şuayip YAMAN

  Sincan Lokman Hekim Hastanesi’nde geçirdiği Safra Kesesi ameliyatından sonra yoğun bakıma alınan efsane antröner, dün (Perşembe) akşama doğru 68 yaşında hayata veda etti.

 Efsane Hoca Naci Yılmaz; Spor hayatına, Çubukspor’da futbolcu olarak başladı. Sırasıyla Ankara’nın Toprakspor, Hacettepe ve Onbirateş takımlarında top koşturdu. Onbirateş’te oynadığı yıllarda kendisini seyreden Beşiktaşlı yöneticiler tarafından çok beğenilmiş,  onlardan transfer teklifi aldığı halde teklifi geri çevirmiştir. 

Futbol hayatını Çubukspor’da sürdürdü. 1969 yılında Rahmetli Zeynel (Zihni) Gedikoğlu ile birlikte Çubukspor’u çalıştırmaya başladı. Çalıştırdıkları takım çok genç ve öğrencilerden oluşuyordu.  Sporcuların çoğu 18’inden küçük olduğu için babalarının oluru (imzası) ile oynuyorlardı. Genelde aynı yaşta yaklaşık 30 sporcunun 25’i Çubuklu idi. Bu takım 1971-1972 yılında Ankara Amatör Üçüncü Küme üçüncüsü oldu. Bu iki hoca çok kısa zamanda Çubukspor’a yeni bir sistem ve ekol getirerek kısa bir zamanda bir efsane takım yarattılar. 

Naci Ağabey aynı zamanda yetenekli bir futbolcu idi. Onunla birkaç maç beraber oynama fırsatı buldum. Çok güzel frikik atardı. Güzel golleri vardı. 1971’de futbolu bıraktı. 

 Merhum Zeynel Gedikoğlu’nun 1972 yılında antrönerliği bırakması üzerine takımı çalıştırmak genç yaşta O’na kaldı. Çok güzel ve planlı bir çalışma dönemi geçirdikten bir yıl sonra Çubukspor, 1972-1973 sezonunda namaglûp olarak Amatör İkinci Küme şampiyonu oldu. Bir yıl sonra, 1973-1974 sezonunda ise yine namaglûp şampiyon olarak Amatör 1. Küme’ye çıktı. Türkiye’de üst üste namaglûp şampiyon olan ilk takım unvanını aldı. Bu unvanı egale eden takım henüz yok. Bu başarıda Antröner Naci Yılmaz’ın katkısı inkâr edilemezdi. Bundan sonra da uzun yıllar Çubukspor’a hizmet etti. Hem de bir kuruş bile almadan… 

    Çubukspor Efsanesini Yaratan Bir Hocaydı

 Naci Hoca sayesinde Çubukspor, hem Ankara’da ve hem de Türkiye’de tanındı. Ankaragücü, Gençlerbirliği ve Ankara Demirspor hazırlık ve idman maçlarını Çubukspor’la yaparlardı. Çubukspor’un antrenman  maçlarına bile 300-500 seyirci gelirdi. Çubuk’taki maçlarda stat, hınca hınç seyirci ile dolardı. Hatta maçlara annelerimiz, bacılarımız ve küçük kardeşlerimiz gelirdi. Deplasman maçlarına 10-15 otobüsle (25 kişilik) güle oynaya giderdik. Ankara’daki maçlarımızda bile çok sayıda seyircimiz olurdu. Seyircimiz çok diye maçlarımızı sonradan paralı olan Ankaragücü Stadı’na verildi. İnanır mısınız seyircimiz Ankaragücü ve Gençlerbirliği seyircisinden daha çoktu. Hatta yurtdışında bile tanındı. Büyükelçilik takımları bile Çubukspor’la maç yapmak için sıraya girerlerdi. 

 Naci Hoca her zaman saygı duyduğum bir ağabeyim, aynı zamanda da Çubukspor’da oynadığım yıllarda antrönerim idi. Öğrencileri olarak ben ve tüm arkadaşlarım O’na hep saygı gösterdiler. O kimseyi kırmadı, incitmedi. Küçükle küçük, büyükle büyük oldu. Çok iyi bir insandı. 

 Bugün (Cuma) Camii Kebir’de kılınan Cuma Namazı’ndan sonra Paşa Mezarlığı’ndaki aile mezarlığına defnedildi.

 Merhuma Allah’tan rahmet, kederli ailesine, yakınlarına ve dostlarına başsağlığı dilerim.

 Mekânın cennet olsun, “Koca Kaptan” …

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum