Şuayip Yaman       Görünen Köy

Şuayip Yaman Görünen Köy

Çubuklular müjdeler olsun!!!

 

  Çubuklular müjdeler olsun!!!

Asfalt paraları yüzünden gayrimenkullerinize ‘haciz’ kondu...

Asfalt katılım bedeli borcunu ödemeyen mükellefler hakkında 2464 sayılı yasanın 93. maddesine uygun olarak gayrimenkulün bağlı olduğu Tapu Sicil Müdürlüklerine bilgi verilerek, taşınmaz üzerine haciz konulmaktadır. Büyükşehir’den “ilişiksizlik yazısı” alınmadan Tapu idareleri herhangi bir işlem yapmamaktadır.

                                                                                                  

7 Haziran 2015 Genel Seçimleri öncesi (2014 yılı sonlarına doğru) Çubuk İlçesi’nde gayrimenkul sahiplerine tebliğ edilen “Yol Harcamalarına Katılım Payı” bedelleri ile ilgili işlemler seçim döneminde durdurulmuştu. Birtakım vatandaşlarda ‘asfalt paraları kaldırıldı’ diye sevinmişti. Oysa durum hiç de öyle değildi.

 

1 Kasım 2015 tarihinde yapılan Genel Seçimler sonrası ‘Çubuk Tapu Müdürlüğü’ne gönderilen Haciz İşlemleri ile Çubuk’taki gayrimenkullere “haciz” kondu. Vatandaş herhangi bir gayrimenkulünün satış işlemini yapacağı an durumu öğrenmektedir.

 

Haciz’i kaldırmadan satış yapılamamaktadır. Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne müracaatta ise; satış yapılacak gayrimenkul değil tapuda üzerinize kayıtlı ne kadar gayrimenkul var ise tamamının “Yol Harcamalarına Katılım Payı” yani asfalt paraları ödenmeden ‘Haciz Kaldırma Belgesi’ verilmemekte olup, 2018’e kadar taksitle ödenmesi gereken işlemler dahi kabul edilmeyerek tüm katılım bedeli talep edilmektedir.

 

Üstelik ‘Haciz Kaldırma Belgesi’ kişiye elden verilmeyip 22,00 TL.  Ücret karşılığında PTT Hızlı Gönderim ücreti ile Tapu Müdürlüğü’ne posta ile gönderiliyormuş. Çünkü Tapu Müdürlüğü elden alınan Haciz Kaldırma Belgelerini kabul etmiyormuş..

 

Bu konuda vatandaşlardan çok sayıda telefon ve şikâyet alıyorum.

 

Vatandaşlar;

 

- Vadesi gelmeyen alacağa haciz olur mu?

- Dükkân sattık, üzerimize kayıtlı kaç bina varsa hepsine de haciz konmuş.

- Asfalt parası ile ilgili hesaplamalar da yanlış yapılıyor.

- Tebligat yapılmadan haciz olur mu?

- Sorunlarımıza kim sahip çıkacak? Şeklinde şikâyetlerini ve mağduriyetlerini dile getiriyor.

 

Asfalt paraları 7 Haziran Genel Seçimleri öncesi peşin ödemeler için 1 yıl, taksitle ödemeler için ise 5 yıl ertelenmişti.

 

Büyükşehir Belediyesi’nin İlçemize hizmetleri, 2014 yılı sonlarına doğru “Yol Harcamalarına Katılım Payı” bir başka ifade ile ‘asfalt parası’ olarak sağanak yağmur gibi yağmaya başladı.

 

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı Fen İşleri Dairesi Başkanlığı Yol ve Asfalt Şube Müdürlüğü 2464 sayılı Belediyeler Kanunu’nun 86. ve 94. maddeleri gereğince cadde ve bulvarlarda bulunan mesken ve işyerlerine (hatta sokaklarda bulunan mesken ve işyerlerine bile) “Yol Harcamalarına Katılım Payı ile ilgili “İhbarname Tahakkuk Fişi” göndermeye başlamıştı.

 

Telaşlanan kimi vatandaşlar tebligatlardaki meblağları teşvikli ve özendirici (yüzde 25 indirimli) bulduğu için peşin ödemişler, kimileri de taksitle ödemeye başlamıştı.

 

Büyükşehir tarafından atılan asfaltın “Ayıplı Mal” statüsünde olduğunu ve bu nedenle de tahakkuk ettirilen asfalt katılım paylarının hukuka aykırı olduğunu daha önceki bir yazımda uzunca bir yazı ile siz okuyucuların bilgisine sunmuştum.

 

Ankara Büyükşehir Belediyesi;

 

  • İlçe Belediyesi gelirlerinin yüzde 35’ ini,
  • Tabela Vergilerini (cadde ve bulvarlardan alınan),
  • İçme Suyu ve Atık Su bedelini,
  • ‘Pazar Ruhsatı’ paralarını pazar esnafından kuruşuna kadar almakta...

 

Üstelik vatandaş kendisine tebliğ edilen su faturasını ödemediği takdirde sayacı kapatılmakta, sonradan açma kapama parası (49,5 TL.) ödemektedir.

 

İlçenin alt yapı hizmetleri tamamlanmadan yangından mal kaçırırcasına Büyükşehir tarafından asfalt atılmış, alt yapıdaki aksaklıklar yüzünden de atılan bu asfaltlar sökülmeye başlanmış, tüm yollar yama asfalt olmuş) bunların ardından da asfalt parası tahsilâtına başlanmıştır. Bu nasıl bir hizmettir?

 

Bırakın köyden mahalle olan 77 mahalleyi, İlçenin 7 merkez mahallesinde bile hala asfaltsız sokaklar var. Buna rağmen bu mahallelerde oturan vatandaşlara asfalt parası tahakkuk ettirilmiş...

 

Hani ‘Ankara da ne varsa Çubuk’ta da o olacak’ idi?

 

Bugün ilçede her apartman önünün 2-3 kez kazılmış olduğunu görmeniz mümkündür. Yetkililer bunu nasıl açıklayabilir?

 

İlçenin bazı sokak ve caddelerinde bordür taşları  40 cm. yükseklikte.. Bu yüzden yaşlılar ve engelli vatandaşlar inip-çıkmakta zorluk çekiyor. Keza sağlam insanlar bile...

 

Bordürler havada duruyor. Oysa bordürün ortasında bir çizgi var. O çizgiye kadar asfalt atılması gerekir. Yani bordürün üst düzeyi ile asfaltın arasında 13 cm. kalması gerekiyor. Dünyada böyle..

 

Örneğin Bengaldeş de, Uganda da ve hatta Kongo da böyle..Yani merdiven yüksekliği 13 cm.’ dir.

 

Kaldırım yapıyorsunuz, asfalt bir yanda koca koca taşlar bir yanda.. Alt yapı çalışmıyor, yağmur yağdığında, karlar eridiğinde her yerde gölcükler oluşuyor. Yollar sürekli kazılıyor.

 

Alt yapı çalışmaları kontrolsüz ve denetimsiz yapılıyor. Netice de asfalt sürekli kazılıyor...

 

Alt yapı çalışmaları plansız, programsız, kontrolsüz ve denetimsiz yapıldığı için, atılan asfaltlar da boşa gidiyor.

 

Bu yüzden de kanalizasyonlar iki de bir tıkanıyor. Aynı zamanda çevre inşaatların kum, çakıl ve atıkları da kanalizasyonları dolduruyor. Tüm şikâyetlere rağmen bu çalışmalar hala kontrolsüz ve denetimsiz yapılmaya devam ediyor. Buna yetkililer ve etkililer de seyirci kalıyor. Çubuk İlçesi sahipsiz... Sahip çıkmaya çalışanlar da ya engelleniyor, ya da destek verilmiyor.

 

Elektrik kabloları yeraltına alınacak, haydi bakalım kazın asfaltı...

 

Evinizin önündeki yolda kanalizasyon tıkandığında ASKİ’yi çağırıyorsunuz. ASKİ’nin kanal açma aracı bedava gelmiyor, önce para yatırmanız ve yetkililere makbuzu göstermeniz (ibra etmeniz) gerekiyor.

 

Yollarda baca ve ızgara yükleme işi için asfalt kazılıyor.

 

İnşaatlara kanalizasyon ve içme suyu bağlantısı yapmak için asfalt kazılıyor.

 

İnşaata doğalgaz almak veya yoldaki doğalgaz hattının bulunması için bile asfalt kazılıyor.

 

Müteahhit veya mesken sahibi herhangi bir alt yapı çalışması yapacaksa yol yarma parasını AYKOME Alt Yapı Koordinasyon Merkezi) ‘ ye yatırıyor. Ancak bundan sonra gerekli alt yapı çalışması yapılıyor.

 

Mesken sahibi alt yapı arızası için bir çalışma yapacaksa yine yol yarma parasını AYKOME’ye yatırıyor. Kepçeyi kendisi kiralıyor, işçileri kendisi tutuyor. Dünyanın masrafını yapıyor. Oysa alt yapı hizmetleri zamanında sağlam yapılsa vatandaş böyle bir masrafa girmez.  

 

Alt yapı çalışmaları yapıldıktan sonra açılan çukurlar bazen bir aya yakın süre bekletiliyor. İlçede bu amaçla kazılıp bir aydır kapatılmayan çukurlar var.

  

Yeni atılan asfaltlar bile doğalgaz, içme suyu veya elektrik kablolarını yer altına almak için hiç acımadan sık sık kazılır. Yol yarma parası da  inşaat sahiplerinden alınır. Bu yüzden ilçede kazılmadık yol dolaysıyla asfalt yok. Bu nedenle yollar bir çeşit bubi tuzağı oluyor.  Netice de vatandaşın arabası da tamirciden çıkmıyor.

 

Alt yapı çalışmaları kurumlar arasında koordineli (planlı ve programlı) yapılsa bu kazma işlemi olmaz, milyonlarca liralık asfalt da boşa gitmez...

 

Oysa modern kentlerde (Metropollerde) önce parselasyon yapılır, her arsanın önüne alt yapı hizmetleri ile ilgili kutular arsanın önüne konur, sonra da asfalt atılır. Bizde ise tam tersi bir uygulama vardır. Bizde vatandaş asfalt istiyor diye altyapıdan önce asfalt atılır, sonra inşaat yapılır, daha sonrada da alt yapı hizmetleri asfalt kazılarak yapılır.

 

Atılan Asfalt ‘Ayıplı Malat’tır

 

İlçede yollara atılan asfalt Ayıplı Malat’tır.

 

Örneğin bir buzdolabı aldınız. Ambalajından çizik çıktı. Veya bir pantolon aldınız bunun da fermuarı bozuk çıktı. İşte bunlara “Ayıplı Malat” denir.

 

Kanalizasyon arızalı ise ASKİ gelip kazıyor. Konuta doğalgaz bağlantısı yapılacak, doğalgazcılar geliyor kazıyor. TEK’ ciler geliyor topraklama için yolları kazıyor. Bu kazma işlemleri de bedava yapılmıyor. Belediye mesken veya inşaat sahibinden yol yarma parası alıyor. Ama asfalt bozuluyor.

 

Yollar keşke ‘kilit taş’ olarak kalsaydı

 

Eski Belediye Başkanı Mustafa Gökmen döneminde yollara kilit taş döşenmişti. O dönemde alt yapıyla ilgili bir sorun ortaya çıkınca; kilit taş sökülüyor, tadilat ve tamirat yapıldıktan sonra, tekrara döşeniyordu. Orada tadilat ve tamirat yapıldığını bilemezdiniz.

 

Sonradan bu kilit taşlar bazı yerlerde sökülerek asfaltlandı, bazı yerlerde kilit taşın üzerine asfalt atıldı. Hala kilit taş olan yollarımız var ve buralardan bile asfalt parası alınıyor.

 

Ama bugün asfaltı 5 cm2. bile kazsanız, o asfaltın kazıldığı belli olur, asfaltı bir daha eski orijinal haline getirmeniz kesinlikle mümkün olamaz.

 

Yollar ‘kazı kazan’a dönüştü

 

Her yıl bir yerlere alt yapı tamamlanmadan tabiri caizse keyfi asfalt atılıyor. Asfalt yapılan yolun alt yapısı tamam mı, değil mi? Bir araştırma yapan yok. Asfaltı atıp gidiyorlar.  Sanki asfalt bedava da yoldan, tarladan toplanıyor. Efendim, vatandaş asfalt istiyormuş. Alt yapıyı tamamlamadan salsı asfalt atıyorsunuz?

 

Denetim ve kontrol mekanizması olmadığı için bir taraftan asfalt atılıyor. Bir müddet sonra orası kazılıyor. Üstelik hiç kimsede, “kardeşim yolu neden sürekli kazıyorsunuz?” diye sormuyor.

 

Sırf asfaltta değil, aynı şey kaldırımlar içinde geçerli.. Tamam, yasal dayanak varda bu yasal dayanak kamu menfaatini ne kadar gözetiyor? Zaten verginin, vergisinin, vergisini alan bu ülkede alınan vergilerin amacı nedir o zaman?

 

Asfalt paraları kaldırılmamış, ertelenmişti

           

“Yol Harcamalarına Katılım Payı” bir başka ifade ile “asfalt paraları”  kaldırılmamıştı, sadece ertelenmişti.

 

7 Haziran Genel Seçimlerinden önce ilçe kamuoyunda “Asfalt Paraları Kaldırıldı” şeklinde yaygın bir haber ortalarda dolaşıyordu. Vatandaşlarda bu habere çok sevinmişti.

 

1 Kasım 2015 Genel Seçimlerinden sonra asfalt paraları tekrar gündeme geldi. Hatta ödemeyenlerin gayrimenkullerine haciz geldi.

 

Geçtiğimiz yıl asfalt katılım payının kaldırılmasına ilişkin öneri Gökçek’in başkanlığını yaptığı Büyükşehir Belediye Meclisi’nde görüşülerek tüm (AKP, CHP ve MHP) gruplarının oyları ile  ‘oybirliği’ ile karara bağlanmıştı.

 

Bu karara göre;

 

  • 2015 yılından itibaren dökülecek asfalt harcamaları için Ankaralılardan katılım payı alınmayacak, bu yönde Ankaralılara borç tahakkuk ettirilmeyecek.

 

  • Ankaralılar (tüm ilçeler dahil), 2015 öncesi asfalt katılım paylarını ise ödeyecek. Ancak, daha önce çıkarılan ve tebligat gönderilen asfalt katılım payları için peşin ödemelerde bir yıl, taksitli ödemelerde ise 5 yıl ertelenmesi kararlaştırıldı.

 

Oysa görüştüğüm avukatlar, geçmişe yönelik asfalt katılım paylarının alınmayacağı yönünde Büyükşehir Belediye Meclisi’nde bir karar alınabileceğini, bunun önünde ise hiçbir yasal engel olmadığını ifade ediyorlar.

 

Bunun meali 2015 öncesi tahakkuk ettirilen asfalt katılım payları kaldırılmadı. Sadece 7 Haziran 2015 tarihinde yapılan milletvekili seçimlerinde oy kaygısı nedeniyle ertelendi.

    

Burada önemli bir konuya parmak basmak istiyorum; 2015 sonrası atılacak asfalttan hangi gerekçeyle para alınmayacaksa, 2015 öncesi de aynı gerekçeyle alınmayabilir.

 

Yani asfalt paraları hangi gerekçeyle alınmayacaksa, aynı gerekçe ile de geçmişe dönük alınmayabilirdi. Burada bir esneklik söz konusu idi. Ama bu konuda muhalefetin Büyükşehir Belediye Meclis’indeki üyeleri de sessiz kamışlardır.

 

Büyükşehir Belediye Başkanı, “Bizim, belediye gelirlerini yasal dayanağı olmadan iptal etmek gibi bir hakkımız yok. O nedenle alınan paraları geri veremiyoruz” diyor.

 

2015 öncesi atılan asfaltın, atılım paylarının alınmaması için Büyükşehir Belediyesi Meclisi tarafından bir karar alınabilirdi. Ama alınmadı. Çünkü muhalefet meclis üyeleri de olası bir Belediye Başkanlığı seçimini kazanabiliriz ihtimali ve hesabıyla hareket etmişlerdi. Böylesine bir geliri kim reddeder?

 

Alınan vergiler hani vatandaşa hizmet olarak dönecekti?

 

Hani alınan vergiler vatandaşa yol, su, elektrik, cami, okul, köprü, fabrika, alt yapı, asfalt vs. olarak geri dönecekti? Son uygulamalara bakılırsa ödenen vergiler vatandaşa tabiri caizse ceza olarak dönüyor.

 

Metropollerde altyapısı biten yollara (sokak ve caddelere) asfalt atmak Büyükşehir’in asli görevidir. Asfaltlama sonucu nasıl para alınır? Asfalt dökme işi paralı idiyse asfalt istenip-istenilmediği vatandaşlara neden sorulmadı?

 

Doğalgaz ise özel teşebbüs tarafından yapılan ve karşılığında da belirli bir ücret alınan hizmettir. 

 

Unutmayınız ki; Büyükşehir bir kamu kuruluşudur. Birtakım vatandaşlar, “Büyükşehir sakın bunu doğalgazla karıştırmış olmasın? “ şeklinde ifade ediyor.

 

Bu keyfi yapılan asfaltlamaların, kazıların denetçisi kim? Bu nasıl adalet? Uygulama da farklı, ilçelerden hatta farklı illerden benzer durumlara rastlamak mümkün.

 

Bu işe hukukçular ne diyor? Tüketici cemiyetleri ne diyor?

 

O ünlü reklamdaki şu söz aklıma geliyor, “Asfalt ağladı be!..”

 

Şimdi de Çubuklu vatandaşlar ağlıyor. Vatandaş ağlıyor ama boşuna ağlıyor. Neden mi? İlçenin sokak ve caddelerine asfalt atıldıkça çevre sakinleri ve hatta bazı mahalle muhtarları,  “Asfaltınız hayırlı, uğurlu olsun..” şeklinde balkon demirlerine, elektrik direklerine bez afişler asıyor, Büyükşehir’e teşekkür mesajları yayınlıyorlardı.

 

Örneğin;

 

“Çubuk ve Küçük Ali Mahallesi’ne vermiş olduğunuz büyük hizmetlerden dolayı Büyükşehir Belediye Başkanımız Melih Gökçek’e teşekkür ederiz.” (Küçük Ali Mahallesi Derneği)

Ve yine;

“Ödüller şehri Ankara’nın mimarı Melih Başkanımıza asfaltımız için teşekkür ederiz.” (Akkuzulu Mahallesi)

Yine birtakım işyeri sahipleri de bu tür afişlerden asmışlardı.

Hatta dönemin İlçe Belediye Başkanı’na teşekkür plâketi bile veren muhtarlarımız vardı. Bu teşekkürlerin sonucunda asfalt paraları Çubuk halkının üzerine yağmur gibi yağmaya başladı..

 

Bazı vatandaşlarda, “Çubuk, Çubuk olalı böyle asfalt görmedi” diye birilerine yağcılık, yağdanlık ve dalkavukluk yapıyorlardı.

 

Şimdi sizler geçin o asfalt teranelerini, “Asli göreve, asfalt kullanım parası tahakkuk ettirildiğini gördünüz mü?

 

Atılan asfalt da formaliteden öteye geçmemiştir.

 

Bazı araç sahipleri de, “Büyükşehir, Esenboğa Havaalanı-Ankara yolu arasındaki asfaltı Çubuk’a atsın, tebliğ edilen miktarın iki katını alsın” demekte idi.

 

Ankara, Çubuk ve Çubuk halkına hep başka gözle tabiri caizse hem oy deposu ve hem de yolunacak kaz gözüyle bakmıştır.

 

Hani, “Çubuk hizmetlerin en güzeline layıktı”

 

Hani, “Ankara’da ne varsa Çubuk’ta da o olacaktı.”

 

Biz yanlış anlamışız, aslında cezaların en güzeline layıkmışız da haberimiz yokmuş...

 

Hizmet vermeden parası nasıl alınır?

 

Hizmet vermeden nasıl parası alınır? Üstelik bu hizmet bir de asli görev ise...

 

Yol harcamalarına katılma payı tahakkukunun hizmetin tamamlanarak halkın istifadesine sunulmuş olmasından sonra yapılması gerekiyor. (Danıştay 9. Daire, 30.11.2006 tarih, E. 2005/2712, K. 2006/5081)..

 

Oysa Çubuk ilçesinde asfalt hizmeti tamamlanmamıştır. Asfalt atılan yerler sürekli olarak kazılmaktadır. Mademki ilçeye asfalt hizmeti verildi. Sokak ve caddeler; doğalgaz ve diğer alt yapı hizmetleri için hala neden kazılmaktadır? O zaman bu hakiki asfalt değildir. Geçici asfalttır. Asıl asfaltın atılması gerekir. Ama yetkililerden henüz böyle bir açıklama yok.

 

Hizmet bitmeden para almak neyin nesidir ve nerede görülmüştür? Büyükşehir hem paralı asfalt atıyor. Hem de cadde ve sokaklara Büyükşehir amblemini koyuyor. Büyükşehir parasını aldığı bir ürünün reklamını nasıl yapar?

   

Şabanözü İlçesi’nden de asfalt parası alınacak mı? 

 

Ankara Büyükşehir Belediyesi 30 Mart 2014 Yerel Seçimleri öncesi Çankırı’nın Şabanözü ilçesine de asfalt attı.

 

Yakınlarınız varsa telefon açıp sorun, Şabanözü İlçesi’nden de asfalt parası alınıyor mu, ya da alınacak mı?

 

Alınamaz, çünkü Şabanözü, “Kalkınmada Öncelikli Yöre”.. Orada teşvik var. Orada muafiyet (vergi indirimi) var.

 

Çubuk Metropol İlçe.. Hizmette taşra muamelesi görüyor, ama vergiye gelince Çankaya ile aynı statüde...

 

Vergi konusunda; Bir Karataş, bir Kösrelik, bir Demirci, bir Dağkalfat, bir Yukarı Obruk, bir Eğriekin, bir Dedeler, bir Bodur’lar v.s. mahalleler (köyler)  ile Çankaya aynı statüde... Düşünebiliyor musunuz? Çubuk ve mahalleri vergiye gelince Çankaya, hizmete gelince mezra oluyor.

 

Hükümet, 2012 yılında Büyükşehir Belediyesi Kanunu’nda yaptığı değişiklikle, köyleri doğrudan belediye sınırlarına dâhil etti. Yeni düzenlemeyle idari yapılanmada köklü değişikliğe gidilince büyükşehirlere bağlı tüm köyler bir gecede “mahalle” oldu.

 

Çubuk İlçesi, Metropole ucu pullu mektupla girmedi. Çubuk halkına Metropole girer misiniz diye de sorulmadı? 

 

Allah aşkına şimdiye kadar Metropol’ün kazıklarından (zararlarından)  başka bir faydasını gördünüz mü? 

 

Çubuk’ta ne var? Gözle görülür bir hizmet yok,  olanlarda asli hizmetler (kontrolsüz, denetimsiz, plansız programsız hizmetler).

 

Büyükşehir Belediyesi’nden aşağıdaki sorulara tekrar cevap bekliyorum;

 

  • Büyükşehir Belediye Meclisi, “Yol Harcamalarına Katılma Payı” alınması ile ilgili bir karar almış mıdır? Aldıysa ne zaman almıştır ve 30 Mart 2014 Yerel Seçimlerinden önce vatandaşlara neden tebliğ etmemiştir?

 

  • Metropol Yasası’nda caddeler Büyükşehir’e, sokaklar ise ilçe belediyelerine bağlı iken, Büyükşehir Belediyesi sokaklara da karışarak hukuki manada yetki tecavüzü yaparak haksız tahakkukta bulunmuş mudur?

 

  • 2013 yılında çıkan “Torba Yasa” ile ‘Yol Harcamalarına Katılım Payı’nın tahsili (katılım bedelinin tahsili)  belediyelerin takdirine bırakıldığı halde, Büyükşehir takdir hakkını neden vatandaş (Çubuklular) lehine kullanmamıştır? Buna rağmen Çubuk İlçesi’nde neden yasal zorunluluk olarak yansıtılıyor?

 

  • Çankaya Belediyesi, “Asfalt Katılım Payı” olarak her konuttan rayice göre 200 lira alırken, Büyükşehir Belediyesi Çubuk’tan kriteri (kıstası) belirsiz oranlarda en az 400 lira ve üzerinden “Asfalt Kullanım Payı” alıyor. Çubuk İlçesi Çankaya’dan daha mı zengin? Ya da Çubuk İlçesi ne yaptı da bu denli cezalandırılıyor?

 

İlçe halkı fakir ve yoksulluk içindedir. Askerden gelenler boş ve işsizdir. Üniversite mezunları bile ilçede iş imkânı olmadığı için, ailelerine bir katkı yapmak üzere mecburen çevre ilçelerde vasıfsız eleman olarak asgari ücretle çalışmak zorunda kalmaktadır.

 

İlçe esnafı ise kimi zaman siftah yapamadan kepenk kapatmaktadır.

 

İlçe halkı yoksulluk ve fakirlik içinde kıvranırken, bir de üstüne üstlük bir de Asfalt Kullanım Payı’nı ödemek zorunda bırakılmaktadır.

 

Kısacası vatandaşların söz konusu ihbarnameleri ödeyecek ne gücü ve ne de takati olamadığı gibi gönderilen ihbarnamelerin de hiçbir yasal dayanağı mevcut değildir.

 

AYRICA; Kriteri, neye göre alındığı belli olmayan, genel olarak komşu taşınmazlarla dahi farklılık gösteren bedellerle üstelik kamu hizmeti karşılığında yasal dayanak oluşturulmak suretiyle borç salınmıştır.

 

Talep edilen bedel emlak değerinin yüzde 2’sini kat ve kat aştığı gibi Büyükşehir Belediyesi Kanunu’na göre söz konusu mahallelerdeki sokaklara asfalt atımı Çubuk Belediyesi görev ve yetkisindedir. Bu nedenle yetki gaspı suretiyle talep edilen bedelin yasal dayanağı olmadığı açıktır.

 

Büyükşehir Belediye Başkanı, “Asfalt konusunda çalışma yapıyoruz” demişti.

 

Geçtiğimiz yıl (2015) içerisinde 17 radyonun ortak canlı yayınında asfalt paralarının vatandaşlardan alınmaması yönündeki görüşlerini ortaya koyan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı, “Asfalt parası aslında bizim ortaya koyduğumuz, Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin icat ettiği bir konu değil. Diğer belediyelerin de pek çoğu alıyor. Biz caddelerden alıyoruz, sokaklardan almıyoruz” demişti.

 

Asfalt parasının kökten kalkması için bir kanun teklifi önerisinde bulunduklarını kaydeden Büyükşehir Belediye Başkanı,“Gerçi daha yeni çıkartılan bir kanun var, eskiden bu para ‘alınır’ diye geçiyordu, şimdi ‘alınabilir’ diye geçiyor. Yani artık buna göre Belediye Meclisi’nden asfalt parası alınmaması konusunda karar çıkabilecek. Ama geçmişe bunu teşmil edemiyorsun. Ama buna rağmen hukukçulara yeniden çalışma yaptırıp, acaba bu işi tutturabilir miyiz? diye bakıyoruz” şeklinde konuşmuştu.


‘Asfalt katılım payı’ Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi’nde alınan bir kararla ertelenerek, yasal değişiklik için top Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) atıldı. Belediyenin yasal değişiklik yapılmadan ‘asfalt katılım payı’ almasının zorunlu olduğu belirtilen Belediye Meclisi’nde, Ocak 2015 tarihinden itibaren asfalt katılım payının alınmaması da oy birliğiyle kabul edilmişti.

***

Tahakkuk eden bir alacağı bu Meclis’in kaldırması mümkün değildir. Bunu ancak Bakanlar Kurulu ve TBMM kaldırır. Türkiye’de tüm belediyeler mali bir sıkıntının içerisinde, sıkışınca vatandaşa yükleniyorlar, vatandaş da fazla vergiden şikâyetçi...

 

Peki çözüm nerede?

 

Çözüm TBMM’de...

 

Ankara Büyükşehir Belediyesinin ilçe halkından yol katılım payı istemi, 2464 ve 4077 sayılı kanunlar (BORÇLAR KANUNU) açısından uygun değildir. Yeterli yasal destek yoktur.

 

Üstelik ilçenin yollarına atılan asfaltta, asfalt değildir. Atılmayan asfaltın, bir başka ifade ile gerçek olarak verilmeyen hizmetin bedeli olur mu? Ekteki fotoğraflardan da anlaşılacağı üzere atılan asfaltın durumu ortadadır. İlçede uzun süreli bir yağmur ve kar da yağmamıştır, yağdığında asfaltın gerçek durumu, içler acısı durumu ortaya çıkacaktır.

 

İşin en ilginç yanı da hiç asfalt atılmayan, evlerinin önünde çorak toprağı, kilit taş, asfalt kırıntısı dökülen meskenlere bile “asfalt parası’ gelmiştir... Peki, hizmet vermeden, parasını almak nerede görülmüştür? Yoksa parası peşin alınıp, sonradan gerçek asfalt mı atılacak? Çubuklu vatandaşlara yolunacak kaz gözüyle mi bakılıyor?

 

Bu da işin ciddiyetsizliğini ortaya koyuyor, Burada “ben yaptım oldu” mantığı öne çıkıyor. Kimi sokaklardaki meskenlere de cadde muamelesi yapılmış, hem caddeye, hem de sokağa cephesi olanlara ise her iki konumdan dolayı iki kez asfalt parası tahakkuk ettirilmiş... Tahakkuk işleminde de tutarsızlıklar ve adaletsizlikler var. Oysa cadde ve sokakların maliyetlerinin farklı olması gerekmez mi?

 

İlçenin çok sayın siyasetçileri, sivil toplum örgütleri ve akilleri artık Kış uykusundan uyanıp, ilçenin dağ gibi birikmiş sorunlarına bir göz atsalar olmaz mı? Asfalt paralarını bölge milletvekillerimize iletir ve Meclis’te görüşülmesini sağlarlarsa geçmişe dönük asfalt paraları belki de ödenmeyebilir.

 

“Yol Harcamalarına Katılım Payı” yani asfalt parası için çözüm tabii ki TBMM’dir. Çünkü orada Türk halkı için en iyi ve en güzel kararlar alınır. Gerçi orada ilçemiz için güzel kararlar alındığını henüz göremedik.

 

Çünkü seçip bin bir umutla Meclis’e gönderdiğimiz milletvekilleri şimdiye kadar hep kendilerini düşündüler...

 

Bu defa belki de Çubuk halkı için inşallah hayırlı bir karara imza atarlar.

Milletvekili milletin vekilidir, en büyük görevleri de kendilerine, akraba ve yandaşlarına menfaat sağlamak değil, milletin derdiyle uğraşmak olmalıdır...

 

Ama ne hikmetse bir türlü olmuyor. “Rabbena hep bana” zihniyetiyle, vekillerimiz hep kendilerini düşünüyor.

 

27 Ocak 2016 tarihinde TBMM Genel Kurulu’nda önemli ilklerden biri daha yaşandı. O gün Meclis de kavga yok, gürültü yok, çatırtı-patırdı yok, sataşma da yoktu. Bilakis sevinç vardı, kardeşlik ve barış havası vardı, müjde vardı. Demek ki vekiller sıra kendilerine gelince jet hızıyla karar çıkartabiliyorlar, gerisi ise teferruat...

 

Vekiller bunu hep yapıyorlar. O gün milletvekilleri “maaş promosyonu” müjdesi yaşadı. Emekli olmayan milletvekillerine maaşlarının yarısı kadar 8.200 lira promosyon aldı. Emeklilik hakkını kazananlara ise maaşlarının yarısı kadar yani 9.800 lira emekli aylığı ödenecek.

 

Maaş promosyonu anlaşması çalışanları da kapsadığından TBMM personeline de maaşlarının yüzde 50’sini oranında promosyon ödemesi yapıldı. Gözümüz yok, güle güle harcasınlar.

 

Milletvekilleri genel olarak hep can, yine can ve yine can diyor. Canan (millet) yok, onu seçimden seçime tanıyorlar.

 

Birilerine göre, “Bal tutan parmağını yalamıştı”. Bu müjdeden “Haberim yok diye” cevap veren vekiller bile vardı.

 

Konu çiftçi, esnaf, işçi, memur, emekli, öğrenci sorunları olunca, konu emekliye banka promosyonu olunca;  “kırk dereden su getirenler” , “kılı kırk yaranlar” bu defa tek vücut olmuşlar kendilerine ait bir kanunu bir çırpıda çıkarmışlardı.

 

Vekillerimiz inşallah Çubuk halkının sorunlarına da kendi sorunları gibi sahip çıkarlar...

 

‘Yol Harcamalarına Katkı Payı’ adı altında Çubuk halkına tebliğ edilen asfalt paralarının Bölge milletvekillerimiz tarafından Meclis’te gündeme getirilerek kaldırılmasının sağlanması, vatandaşları büyük bir yükten kurtaracaktır.

 

7 Kasım 2015 Genel Seçimlerinde 2. Bölge olarak AKP’den 8, CHP’den 4, MHP’den ise 2 milletvekili seçerek Meclis’e gönderdik.

 

Çubuklu seçmenler onları Meclis’e göndererek görevini yaptı (gerçi Çubuklular bunu hep yapıyor) şimdi sıra Milletvekillerinde...

 

Şimdi Bölge Milletvekillerimiz ciddi bir imtihanla karşı karşıyalar...

 

Çünkü şimdiye kadar ilçemize açılışlar, festivaller veya seçimlerde oy istemek için geldiler... Vaatlerde bulundular ama henüz onları da yerine getirmediler. Çubuklularda bunları unuttu...

 

Bakalım asfalt paralarının kaldırılması konusundaki Çubuk halkının sorununa hangi milletvekili veya hangi milletvekillerimiz sahip çıkacak, bizi gerçekten kim veya kimler temsil ediyor? Bekleyip göreceğiz...

asfalt-vert-001.jpgasfalt1-vert.jpgasfalt-2-vert.jpgasfalt3-vert.jpgasfalt4-vert.jpgasfalt5-vert.jpgasfalt6-vert.jpg

 

 

 

 

 

Bu yazı toplam 9476 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
7 Yorum