Abdurrahim Somuncu   (Emekli Müftü)

Abdurrahim Somuncu (Emekli Müftü)

Oruç ve niyeti

                           

          Niyetin geceden itibaren yapılmasını gerektiren ve gerektirmeyen oruçlar, hangi oruçlardır? 

            Orcuca, niyetle başlanılır. İslam dininde niyete çok önem verilmiştir. Niyet demek yapılan işe gönlünü dondurmak demektir. Gönlünden geçen niyeti dili ile söylerse, daha makbuldür. Şöyle ki; “niyet ettim yârinki ramazan orucunu tutmaya Yarabbi benden orucumu kabul et” denilir. Oruca niyet etmenin vakti iftar zamanından itibaren başlar.   

          Niyet edilip kasten bozulan ramazan orucunun keffareti gerekir. Oruç tutmakla mükellef bir müslüman’ın,  ramazan ayında orucuna niyet ettikten sonra, çok zaruri bir durum yok iken, hayati bir tehlike olmadan veya başkası tarafından orucu bozmaya mecbur tutulmadan, bozmuş olduğu oruç, için, bir gün kaza ve iki ayda kameri aylardan, keffaret orucu tutması gerekir. Halk dilinde bu gibi keffaret oruçlarına 61 gün orucu denilmektedir.               

             Müslüman, akli dengesi yerinde, erginlik çağına gelen, hasta olmayan, mukim olan yani müsafir olmayan,  adet ve nifas (doğum sonrası) halinde bulunmayan kadınlarında,  oruç tutmaları farzdır.                    

  

    

        Farz olarak tutulması gereken, ramazan ayı orucu ile, günü belirtilen, vacip ve nafile, oruçlara geceden itibaren niyet yapılabildiği gibi, ikinci günü öğle vaktinden öncesine kadar da niyet yapılabilir.                                                                                            

        İkinci kısım oruçlar, geceden niyet etmeyi gerektirir gündüzün yapılan niyet sahih olmaz. Bu oruçlarda şunlardır; kazaya kalan ramazan ayının orucu, keffaret oruçları,( keffareti savm, kefareti zıhar, kefareti katl gibi) yine zamanı belli olmayan (nezir) adak oruçlarıdır. Bu guruptaki oruçlara niyetin imsak vaktine kadar yapılması gerekmektedir.  

                                                  

                    

        Orucu bozup, bozmayan, kefareti gerektirip gerektirmeyen durumlar nelerdir? 

 

           Oruçlu olan bir kimse uyurken cünüp olsa, orucu bozulmaz. Oruçlu olan, bir kimse düşünerek veya bir yere bakarak şehvetle menisi gelmiş olsa da, orucu bozulmaz. Oruçlu iken kadına elini dokunsa, cinsi harekette bulunmaksızın, menisi gelirse, orucu bozulur, bir gün kaza orucu tutması gerekir. Oruçlu abdest alırken, boğazına su kaçsa, orucu bozulur. Bir gün kaza orucu tutması gerekir.                                                                                                         

Hamile olan bir kadın veya çocuğu emen bir anne, oruç tuttuklarında, kendilerine veya çocuklarına bir zarar gelecek olursa, oruç tutmazlar, bu sürede tutamadıkları oruçlarını ramazan ayından sonra kaza ederler.                                                                                                         

            Oruçlu iken, unutarak yiyip içmek veya cinsel ilişkide bulunmak, orucu bozmaz. Oruçlu olan bir kimse, kendi kastı olmaksızın, kusmuş olsa, ağız dolusu bile olsa, orucu bozulmaz. Kendi hareketi ile (boğazına el atarak) kusmuş ise, ağız dolusu ise orucu bozulur, ağız dolusundan, az ise orucu bozulmaz. Oruçlunun, cildine yağlı bir madde sürülse, kan aldırsa, koku sürülse, hanımını öpse ve ya hanımına dokunsa (menisi gelmedikçe) orucu bozulmaz. Gıda maddesi özelliğini taşımayan demir, taş gibi maddelerin yutulmasıyla oruç bozulur. Fakat kefaret gerekmez.                                                                                                                                                   

               

              Hasta olan bir kimse oruç tuttuğunda, hastalığı artacak veya hastalığı,  geç iyileşecek olursa, oruç tutmaz. Ramazan ayında herhangi bir sebeple orucunu tutamayan bir kimse, ramazan ayından sonra, orucunu kaza etmek istediğinde; bu oruçlarını peş peşe tuta bileceği gibi, ayrı, ayrı, günlerde de tutabilir. Ramazan ayının keffaret orucunda ise kesintisiz, orucunu tutması gerekir.                                                                                                                                                         

             Ramazan ayı orucundan başka, tutulan oruçlar için, kasten bozulması halinde, keffaret orucu gerekmez. Sadece gününe, gün olarak oruç tutulur.  

              Kulağa su kaçsa, oruç bozulmaz. Göze akıtılan ilaçta orucu bozmaz. Dişleri fırçalamak veya misvak kullanırken içeriye bir şey kaçırmamak kaydıyla, oruc bozulmaz. Oruçlunun banyo yapmasında da bir sakınca yoktur.  Allah’a emanet olunuz.      

 

                                                                                                                                  

                                                                                                                                

                                                                                                                       

                                                                                                                                                               

                                                                                                                                   

Bu yazı toplam 2239 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.