Kurşundan tuğlalar gibi…

Bayramlığını giy! Yol yakınsa geceden, uzaksa akşamdan çık yola. Ayetel Kürsi’yi oku. Hayırların fethi için, şerlerin def’i için yalvar, yakar. 40 komşuna selam ver. Neşeli ol. Kasvet için değil, yolculuğun.

Erkenden salona gir. “Aman fire vermeyelim. Her bir fert değerlidir bizim için. Davanın bize değil, bizim davaya ihtiyacımız var, bilakis. ‘Birlikte rahmet var, ayrılıkta azap’ Tek adayla gidelim. Fitne kol geziyor. Pabuç bırakmayalım muhanete.” de, her gördüğüne.

Kişiler davadan önceyse gerek yok, bu kadar zahmete. Yok, dava üstünse her zaman, değer bunca gayrete. Kimin seçildiğinden çok, tek vücut olmak mühim, er meydanında.

Edilgen edilgen seyretme. Etken ol, bu vakitte. Asıl şom ağızları uyar: “Oturun oturduğunuz yerde! İslami hareket, yeni 40 yıllara yelken açıyor. Tecrübe yeter. Bölünmeye tahammülü yok, öncü erlerin.”

Fısıltı geliyorsa bir yerden, sustur onları. “Amacınız orta oyunu ise köyünüzün festivalinde sergilersiniz onu. Biz buraya ‘varız, diriyiz, yıkılmadık, ayaktayız’ demeye geldik. And içtik, yeni bir sayfa açmaya. Ağzımızın tadını kaçırmaya hakkı yok kimsenin. O dediğin bir kere olur.”

Tek aday çıkana dek, gözünü dört aç. İlan edilince bağrına bas. Bugünler için şükret, Yüce Yaradan’a.

Teşkilat bina gibidir. Bir tuğla eksilirse, rüzgar yandakini de aşındırır. Kırılırsa bir cam, yapıştırsan da söker atar fırtına, an be an.

“Allah, kendi yolunda kurşundan tuğlalar gibi saf bağlayarak savaşanları sever.” Coşarak oku ki hem sen feyz al, hem herkes…

Öğle’yi tek kılma. Çayırlarda saf tut. Sonra biri gelsin, yanaşsın öbürü de… Bir de ardına bak ki 1’ken 100 olmuşsun. Musafaha yap, selam ver ayrılırken. Yüreğine ömrüne fer gelsin. Gözün aydın olsun.

Evine dön. Kayıp kuşakları düşün. 62’de 1’sin. Sarsılan, savrulan, akıntıya kapılan, yanıp bitip kül olan; reel politiğin kurbanı, statükonun hayranı… Anadolu insanını hatırla. Günlüğünü hazırla. “Yapılacaklar” listeni geniş tut.

Kuşkuyu at benliğinden, her şeyden önce. Sokağa çık, görev ver herkese, kabiliyetince.

“Ama ben a b c partisinden, x y z cemaatindendim.”

“Sana sordum mu, nereden olduğunu? Her nereye aitsen, ilk yerin burası! Çünkü düşmanı düşman, dostu dost bilen biziz. Biziz siyonizmi ve uşaklarını ortaya çıkaran, biziz renksizi rezil kepaze yapan, biziz kuş dilini bırakan…

Cemaatinde tarikatında ahlak eğitimini al, gel buraya çelikleş. Bilen; kötülere, kötülüklere… Teşkilatın yeri ayrı.”

Öğrenen, öğreten; yaşayan, yaşatan; cıvıl cıvıl, pırıl pırıl bir geleceğe hazırlan! 40 yılın hatalarından ders çıkar, tekrarlama yanlışları. İyilikleri çoğalt, günahları azalt!

Vefakar ol, cefakar ol. Dişiyle tırnağıyla kazıyarak sana emanet eden, sonra bir kuşluk vakti Rabbi çağırınca teslim olan ‘savunan adam’ı hayırla an. “İnsanlara teşekkür edemeyen Allah’a şükredemez.”

“Kim iyilik yolunda bir çığır açarsa, Allah kıyamete dek o iyilikten bir mislini nasip eder.” Sen de iyiliğe koş, hayırda yarış. Net ol. “Neyi niçin başaracağız?” sorusuna cevap ara.

Başka yerlerle anılmasın adın.

“Duydun mu, Ulusal’da Sebahattin ne güzel konuşmuş! Ergenekon bir oyun; tutuklamalar hedef saptırmaymış!, deme.

Dönüp derler ki sana: “Arkadaş, bir de İslamcıyım diyorsun, kimlerin kanalından örnek veriyorsun!

Bil ki Ergenekon da PKK da İslam dışıdır. 1 asırdır sana acı çektirenlerin kirli çamaşırları ortaya serilince sen de mutlu ol!

Ergenekon’un temellerini Kerbela’da ara, bulursun. Muhammed Alparslan’ı şehid eden anlayışı sorgula. Endülüs’ün içini boşaltan cihadsız müslümanlıkla(!) yüzleş! Tarık bin Ziyadlar mı yetişmedi, yetişenler mi silinip gitti?

Sultan Mehmed’i fetihten alıkoymak isteyen sadrazama iyi bak!

“Gemileri karadan geçiremezsin!”

“O halde havadan uçururum!”

Osmanlı’yı Avrupa’dan koparan Safeviler ders olsun! Abdülhamid’i tahttan indirenin ipliğini pazara çıkar. “Biz daha fazlasını yapacağız!” de ve yap. Adam eksiltme operasyonuna çanak tutma. Musul Kerkük, Lozan’da verilmişken, masumların boynuna atlan günaha es geçme, yoksa eser geçer.

Hitit tabelasını sök, İskilipli Üniversitesi aç. Fiili durum ilan et! Zamana yayma, hiçbir şeyi. Mezarlar, zamana yayanlarla dolu… “İhtiyarlayınca kıyama dururum, emeklilikle başlarım sevap için koşturmaya…” Emekli olanlar ya emekliyor, ya yolunu gözlüyor.

İşçine asgari ücret veriyorsan, yok ötekinden farkın! Sana niye oy versin insanlar? Farklı ol, bak o zaman seçim için araba süslemene, konvoy yapmana, bayrak asmana, slogan atmana, yeri göğü yırtmana lüzum kalmayacak!

Açık ol, cesur ol, zarif ol!

Nice 40 yıllara!...