Kompozisyon Türkiye 1.si Çubuk'tan

Kompozisyon Türkiye 1.si Çubuk'tan

Çubuk Lisesi öğrencisi Bengü Merve DERİN hem Ankara birincisi ve hem de Türkiye birincisi oldu.

İstiklal Marşı Yazarı Mehmet Akif ERSOY’un ölümünün 70. yıldönümü münasebetiyle düzenlenen kompozisyon yarışmasında Çubuk Lisesi öğrencisi Bengü Merve DERİN, “Çatlamış Çınar” adlı eseriyle önce Ankara birincisi seçildi.

Eser sonradan Türkiye Yazarlar Birliği’ne gönderildi. Burada yapılan yarışma sonrası Bengü Merve DERİN Türkiye çapında da birinci seçildi.

Ödül Töreni 27 Aralık 2006 Çarşamba günü saat 10.00’da, Tacettin Dergâhı’nın bulunduğu Hacettepe Üniversitesi Hastanesi Bahçesi’nde yapıldı.

Ödül töreninde; Doç. Dr. Hicabi KIRLANGIÇ (Türkiye Yazarlar Birliği Genel Başkanı) ve D.Mehmet DOĞAN (Türkiye Yazarlar Birliği Şeref Başkanı) günün anlam ve önemini belirten konuşmalar yaptılar.

Mehmet Akif ERSOY’un “Bülbül” adlı şiirini TBMM Sosyal Hizmetler Müdür Yardımcısı Erbay KÜCET okudu.

Fatih Sultan Mehmet Lisesi öğrencileri “İstiklal Marşı’nı şiir olarak okudular.

Dereceye giren öğrenciler sırasıyla;
Bengü Merve Derin, Çubuk Lisesi/Ankara,
Mustafa Akkurt, Fatih Lisesi/Afyon
Sevil Sığırcı, Muammer Dereli Anadolu Öğretmen Lisesi/Kocaeli,
Elif Nur Paytar Milli Piyango Fen Lisesi/Karaman
Onur Karadayı Adnan Menderes Anadolu Öğretmen Lisesi /Aydın
Neriman Tulpar Rekabet Kurumu Anadolu Lisesi /Bayburt
Asiye Atıcı Atatürk Lisesi / Sinop
Elif Genç, Mehmet Kemal Tunceli Anadolu Lisesi / Adana
Yağmur Güngör, Mehmet Seyfi Eraltay Lisesi / İzmir
Oya Mezarcı, Anadolu İmam Hatip Lisesi /Düzce

Dereceye giren öğrencilere ödülleri takdim edildi.
Dereceye giren öğrencilerden 1. gelen Çubuk Lisesi öğrencisi Bengü Merve DERİN’e (5 adet Cumhuriyet altını) ödülünü TBMM Başkanı Bülent ARINÇ verdi.

İkinciye 4 , üçüncüye 3 ve diğerlerine birer Cumhuriyet altını ödül olarak verildi.

TBMM Başkanı Bülent ARINÇ törende yaptığı konuşmada duygulu anlar yaşadı.


Mehmet Akif Ersoy’u anma etkinlikleri çerçevesinde kompozisyon yarışmasında Ankara ve Türkiye 1. olan eser:


ÇATLAMIŞ ÇINAR



Her milletin yüksek şahsiyet sahibi insanları vardır. Akif de bizim için onlardan biri…

Hatta onların en vazgeçilmezi…Ordunun Duası’nı yazan o, milletin gönlündekini kağıda

dökerek istiklalimizin marşını yapan da o…Çanakkale Destanını her kelimesine yüklediği

bin bir duyguyla yıllar sonra bize yaşatabilen de…


‘’Bir dileğim var, ölürüm isterim:
Yurduna tek düşman ayak basmasın.’’



Milletimizin karanlık günlerinde Akif kadar göz yaşı döken şairimiz az olmuştur.

‘’Gel yolcu beraber oturup ağlaşalım/Elemin bir yüreğin karı değil,paylaşalım’’diyen Akif

birçoğu gibi ağlamakla yetinmeyip on yıldan fazla süren savaşta ümidini kaybeden halkın yeni bir heyecanla ayağa kalkmasını ve zafere inanmasını sağlamıştır. Vatan

topraklarının her karışı için yüzlerce şehit verdiğimiz o günlerde halkın kendisine destek

verecek ‘’Mehmet Akif ‘e’’ihtiyacı olmuştur.ancak o bunu başarabilen ender

insanlardandır. Akif , Mehmetçiği her zaman yüceltmiş ve vatanın ancak ebediyetlere sığacak

şehitlerine şöyle hitap etmiştir.


‘’Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın?
Gömelim gel seni tarihe desem sığmazsın.’’



İstiklal onun için vazgeçilmez olmuştur. Öyle ki onun tek başına hissettiği istiklal ve millet aşkı ,köklü bir devletin marşı olarak dökülmüştür yüreğinden.Türk milletinin
vazgeçilmez marşı…Bağımsızlığımız önemini her okunuşunda bir kez daha hatırlatan o

Mehmetçik kokulu eşsiz marş…



Marş sözleri şarkı sözlerine benzer.Genellikle anlamı zayıf,tekerlemeleri hatırlatan,

dile kolay gelen parçalardır.Bizim marşımız ise bir haykırışla baslar.İki asırdır savaşa savaşa

çekilen ve sonunda dokuz asırlık ana topraklarında varlık mücadelesi veren Türk milletinin

yürekleri parçalayan haykırışıdır bu.


‘’Korkma!Sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak
Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak…’’


Mehmet Akif tüm’’safahat’’ boyunca Asım’ ın neslini idealize etmiştir. Asım aslında bir semboldür Akif ‘ e göre. Türk gençliğinin temsil eden bir sembol… Güçlüdür Asım’ ın nesli. O, haksızlıklara karşı koyabilen, kavgacı bir gençtir. Evet, Asım kavgacıdır ama ülkesi içindir onun kavgası. Tanımadığı, bilmediği potinleri delerinin kanıyla sulanmış topraklarda gezdirmemek içindir Asım’ ın kavgası.



‘’ Asım’ ın nesli… diyordum ya… nesilmiş gerçek

İşte çiğnetmedi namusunu, çiğnetmeyecek.’’


Mehmet Akif Asım’la toplumsal olayların bilincinde olan bir gençlik portresi çizmiştir aslında.Vatanına yapılan tüm zulümler aslında Asım’a yapılmıştır

‘’ Kanayan bir yara gördüm mü yanar ciğerim
Onu dindirmek için kamçı yerim, çifte yerim
Adam aldırmada geç git diyemem, aldırırım
Çiğnerim, çiğnenirim, hakkı tutar kaldırırım.’’



Türkiye bir enkazın üzerine kurulmuş tazecik bir devlet olması nedeniyle pek çok değişikliğe şahit olmuştur Akif ‘ in zamanında. Devlet imparatorluk olmaktan çıkmış, demokratik bir devlet haline gelmiştir. Fakat Akif marşını yazdığı, bağımsızlığının can suyu olduğu Türk milletine olaylara olumlu yönlerden bakmayı öğretmiştir eserlerinde. İç karartmak yerine yeni ufuklar açmıştır kendi nesline ve Asım ‘ ın nesline.

Yeni bir bin yılın eşiğinde, milletimizin ve tüm insanlığın birikimleri farklı bir bakış açısıyla değerlendirilirken Akif bize insan olmanın gereklerini sorgulama hususunda yardımcı oluyor. İnsan olmanın, insan olabilmenin bazı şartları vardır. Millet olabilmenin, Türkiye olabilmenizde bazı şartları vardır. Çalışmak, evrensel ahlak değerlerine sahip olmak…

Milli kültürümüz, Akif ‘e göre, dün, bugün yarın olacak üç aşamada incelenmelidir.

Bu incelemenin ışığında dünya ile uyum içinde olabilecek, kendini ve karşısındakileri tanımlayabilecek bir nesil yetiştirilmelidir. Doğuyu ve batıyı bilen nesil … İlimle fenle ve sanatla yoğrulmuş bir nesil…

‘’Alınız ilmi Garbın alınız sanatı
Veriniz hem de mesainize son süratini.’’

Mehmet Akif milli mücadeleye gönüllü katılmıştır. Bağımsızlığı her şeyiyle hak etmeye çalışmıştır. Millete fener tutmuştur bağımsızlığa giden kör tünellerde. O çatlamış çınar ağacının güçsüzleşen her koluna bir aşı yapmıştır. Kanla sulanmış Anadolu ‘yu Türk ‘ün son yurdu bellemiş, öyle kabul edilmesini istemiştir. Bu yolda vatandaşların, bu unvanı layıkıyla taşımak isteyen insanların, tek bir vücutta birleşmesini istemiş, sen, ben kavgalarına son vermelerini öğütlemiştir. Tek vücuttaki tek kalp durunca hayat sona erer; ancak tek vücutta yüzlerce kalp bulunduğu takdirde sonsuza kadar devam eder hayat.

‘’ Girmeden tefrika bir millete düşman giremez
Toplu vurdukça yürekler, onu top sindiremez.’’

Türk milletini hep aklın ve bilimin ışığında yönlendiren ilerici bir vatansever olmuştur Mehmet Akif Ersoy. O, ölümsüzlüğü mısralarında Türk milletine akan duygularla yakalamıştır. En yakın arkadaşı Mithat Cemal Kuntay O’ nun ardından şöyle seslenir toprağa:


‘’ Toprak, sen kol kanat ol, öyle kucakla!
Bilmesiniz, o gökten de adından da temizdi!
Ey yeryüzü, ma ’ bet kesilip Allah ’ a yüksel;
Koynunda yatan gölge bizim Akif ’imizdi. ‘’

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum